Altılı Mutabakat ve kafa karışıklığı

Millet İttifakı'nı oluşturan dört partinin, yanlarına AKP'den koparak kurulan iki partiyi de alarak güçlendirilmiş parlamenter sistem vurgusuyla açıkladıkları metin, çok tartışıldı, çok eleştirildi. Özellikle 1921 ve 1961 anayasaları konusundaki kafa karışıklığı, büyük önder Mustafa Kemal Atatürk ve laiklik konusundaki gönülsüzlük dikkatlerden kaçmadı. Belli ki altı parti arasında, merkez soldaki tek parti olan, dahası ittifakın öncüsü, en büyük partisi olarak öne çıkan CHP; ittifakı ayakta tutmak ve genişletmek için parti kimliğinden, parti ideolojisinden, siyasi önceliklerinden çok ödün vermiş. Metin yazılırken, komisyonda, hiç CHP temsilcisi olmasaydı, metin çok da farklı olmazdı. Altı partinin, aylarca çalışarak yazdıkları metne ilişkin saptamalarımızı, Ukrayna-Rusya savaşı nedeniyle, üç hafta gecikerek de olsa, sıralayalım. Birincisi, Türkiye'nin siyasal gelişimine, çok partili yaşamın evrelerine, anayasalara, o anayasaların hangi koşulların ürünü olduğuna ilişkin bilgi eksikliği ve kafa karışıklığı dikkat çekiyor. Anayasanın ideolojik boyutunu, devletin kuruluş felsefesini, önceliklerini, hedeflerini, stratejik tercihlerini yansıttığını; devlet, toplum, yurttaş arasındaki ilişkileri düzenleyen temel metin olduğunu görmezden geliyor. İkincisi, güçlendirilmiş parlamenter sistem üzerinde mutabakat sağlamak için kimsenin kolay kolay karşı çıkmayacağı öneriler olsa da (cumhurbaşkanının görev süresi, yüksek yargıya ilişkin düzenlemeler, siyasi etik, siyasetçilere yapılan bağışlar, seçim barajı, çoklu baro vb.), siyasetin ideolojik, sınıfsal boyutu çok geriye itiliyor. Belli ki beş sağ partinin öncelikleri karşısında, beşinin toplamından daha çok oy alan CHP esneklik göstermiş. FEODALİZM ÜZERİNDEN FEDERALİZME GİTMEK Üçüncüsü, Türkiye'nin demokratikleşmesi sadece güçlendirilmiş parlamenter sisteme dönüşle mi mümkün Daha fazlası mı gerekli Partilerin kendi içlerinde demokratik olmadıkları ve genel başkanlardaki saltanat yetkisi bilinirken, bunu yok sayıp ülkemizi demokratik, özgürlükçü, katılımcı, toplumcu bir düzene taşımak kolay