Her şey para için mi

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın 29 Ekim kutlamalarını Atatürk'ün son ikametgâhı Dolmabahçe Sarayı'nda izlemek yerine adı "kaçak padişah" Vahdettin'le özdeşleşen Vahdettin Köşkü'nden takip etmesi ne kadar içimizi acıttıysa, Türkiye Cumhuriyeti'nin 100. yıl Süper Kupa finalinin vatan topraklarında değil de Suudi Arabistan'da oynanacak olması o denli üzücü. Geçenlerde Galatasaray Kulübü İkinci Başkanı Metin Öztürk, maçın Atatürk Olimpiyat Stadı'nda oynanması için görüş belirtti. Keşke Fenerbahçe de bu topa girse, hatta iki kulüp bireysel değil de kurumsal bazda TFF'ye, Spor Bakanlığı'na, hatta Cumhurbaşkanı Erdoğan'a çıksa... Konu uzuyor, biliyoruz ki işin ucunda para var. Kulağımıza geldiği kadarıyla 1.5'ar milyon dolar alacakmış kulüpler... Yaklaşık 50'şer milyon TL, artı masraflar. Evet bu paraya gereksinimleri var güncel ekonomik şartlarda. Neredeyse 2 hamburger mönü fiyatına bilet satıp ayakta kalmaya çalışıyorlar, ama 100. yıl da bir daha gelmeyecek. O yüzden 100. yılın Galatasaray-Fenerbahçe Süper Kupa Finali'nde "duygusal" değil de "yerli milli" değerler ön planda tutulmalı.

DURSUN ÖZBEK GERÇEĞİ

Galatasaray'da sportif başarı dibe vurmuşken Dursun Özbek ateşten gömleği giydi. Aradan 1.5 yıl geçti. Bu sürede taşınmaz mallar değerlendirildi, Florya ve adanın tapusu alındı, Kemerburgaz projesi başladı, Mecidiyeköy binası değer kazandı, Riva'daki villalar yok pahasına satılmaktan kurtuldu, takım da şampiyon oldu. Şimdi birileri çıkıp,