Arama Kurtarma Federasyonu

6 Şubat'ın ilk saatlerinden bu yana gündemimiz deprem. Nasıl olmasın ki! Başta Atatürk'ün emaneti, "Şahsi meselemiz" Hatay olmak üzere Adıyaman, Kahramanmaraş, Gaziantep, Malatya, Kilis'te büyük bir yıkım yaşadık. 'Hayatın ta kendisi' spor dünyası da büyük kayıplar verdi. Futbolcular, voleybolcular, güreşçiler, basketbolcular, spor yöneticileri enkazın altında kaldı, çıkaramadık yüzlerce, binlerce vatan evladını yıkılan binalardan. Hatay Belediye Başkanı Lütfü Savaş, "Deprem sonrası itfaiyeyi topladık, ilk 2 gün sadece orta ağır hasarlı binalarda mahsur kalan yurttaşlarımızı balkonlardan indirebildik" dedi. Yetersizdik. Özellikle de AFAD ve UMKE ilk 36 saat ne yapacağını, nereye gideceğini şaşırdı. DAFYAR planı rafa kaldırılan TSK, sadece bölgesel kurtarma yapabildi. Belli ki Nasuh Mahruki'nin 1999'da temellerini attığı AKUT türü organizasyonların çoğalması gerekiyor deprem ülkesi Türkiye'de. Çocukken okullarda bize, "Deprem ülkesi Japonya" diye öğretilmişti. Ama gerçek farklıymış. Japonya'da 9.1 şiddetinde deprem oldu 2011'de 15 bin kişi öldü. Biz sırf Antakya ilçesinde 20 binin üzerinde yurttaşımızı yitirdik. O yüzden Türkiye, deprem ülkesidir ve önlemini almak zorundadır.ÖyleyseTürkiye, kökü Osmanlı'ya dayanan spor yapılanması içinde bir arama kurtarma grubu oluşturulmalı. Yöntem çok basit. GSM bünyesindeki 60'ı aşkın federasyona bir yenisini eklersiniz adını da Türkiye Arama Kurtarma Federasyonu (TAKF) yaparsınız. 81 ilde öncelikle profesyonel kulüplere