Huzurun Felsefesi Felsefenin huzursuzlu (2)

Nemrutlardan, Firavunlardan, Deccallardan ve onların yamaklarından yakamızı kurtarmanın bir yolunu bulmalı insanlık. Esas bunlara bir şey demenin sırası geldi de geçiyor.Hiciv ve şikayetin bir kenara konduğu; reçetelerin yazıldığı zamanlar uzayacaksa... ah ve vahtan öte bir yere gidemeyiz. Yasin Hoca'nın bir çıkış yolu aradığını biliyorum da... Asya da Avrupa da felsefe de şeriat da ikidir. İşe burdan başlamalı belki de... Yasin Hoca'nın bu iddiaları da şeriatın tek olduğunu sanmasının bir inikası... Yanılıyor en hafif şekliyle. Birçok hatanın kapısı işte bu eksik ya da yanlış bakış açılarından açılıyor. Ben buradan bakıyorum sen oradan... Gel; her yandan bakalım; bakalım ne oluyor! Şu oluyor: Hakikatle yüz yüze gelmemiz kolaylaşıyor. Evet... insan burada da orada da gül gibi hayatın sahibi olabilir. Bu da şeriatı, hakikati, marifeti, felsefeyi ve saireyi doğru okuyup anlamakla olacak. Bir gün bir yerde ağzımdan "şeriat" çıkmıştı. Bir hanımefendinin itirazı ile "uyandım." Aaa, dedi siz de tahmin ettiğim gibi çıkmadınız, herkes gibiymişsiniz, demesin mi! Nasıl, dedim. "Şeriat..." diyorsunuz, dedi. Hanımefendi, dedim, şeriat nedir Şaşırdı, durdu. Daha fazla ezilmesin diye devam ettim. Şeriat... dedim, şartlarkurallar bütünü manzumesi... Yine durdu. Kaç şeriat var, dedim. İşte, şimdi tam iyi durdu. İstediğim buydu zaten! Düşünce, hayal, merak kolundan tutup beraber yürüyelim, diyordu bakışlarımız. İki şeriat olduğunu duymuş muydunuz, deyince gözleri de gönlü de dalgalandı. Nasıl, dedi. Evet, dedim. Tabi o, kitabı sadece Kur'an'dan ibaret biliyordu. Kur'an'daki şeriata uyunca -O bilir de- insanın yolu büyük bir ihtimalle cennete düşer. Kainat denilen kitabı da okur, söker, anlar ve de icabını yerine getirirsek dünyamız saadetli olur. Kainat kitabı diyor ki suyun kaldırma kuvveti