Doktorlar diyor ki...

Bir kardeşimiz, "Üstadımız, 'Nurlarla ya okumak ve okutmak veya yazmak suretindeki meşguliyet tecrübelerle kalbe ferah, ruha rahat, rızka bereket, vücuda sıhhat veriyor.' diyor.Risale-i Nur, 'bedene nasıl sıhhat' verir" diye soruyor. Bunu en güzel şekilde doktorlar şerh edip izah eder. Biz de onlardan nakille şöyle şerh edebiliriz ki, diyorlar: "Kanımızda alyuvar ve akyuvarlar da var. Alyuvarlar hücrelere gıda, erzak taşır. Akyuvarlar, asker gibi virüslerle savaşır. Aşırı stres, moral bozuk olduğunda kalbimiz burnumuzun mukoza tabakasına az kan pompalar. Az kan cepheye az erzak ve asker sevk edilir; düşman güçlü olduğundan nezle ve grip oluruz!" Şu tesbit de uzman bir doktorun: "Maddeperestlik, inançsızlık, ibâdetsizlik korku, sıkıntı, endişe, üzüntüye; onlar da, rûhî rahatsızlıklara; onlar da psikosomatik, fizyolojik, fizyonomik, mide ülseri, kalb damar ve sindirim sistemi hastalıklarına, hattâ kansere sebep olur. (Dr. Haluk Nurbâki, Kur'ân-ı Kerim'den Âyetler ve İlmî Gerçekler, s. 153.) Aşırı ve yersiz öfke, nefret, kin, inat, hatta haset ve düşmanlık gibi negatif duygular manevidir ve bağışıklık sistemini olumsuz etkiler! Moralimizin bozukluğu nisbetinde bedenimizde, aşırı asit ifrazatlarıyla fizik yapımızda iltihaplar, yaralanmalar hasıl olur: Gastrit, ülser gibi... Halk arasında vereme (tüberküloza) ince hastalık denmesinin sebebi de bu. Ve keza, psikologlar şöyle der: "Ümitsizlik, ruhsal bir hastalık olmasa da, potansiyel olarak hastalık yapıcı bir vasfa sahiptir. Kişileri depresyon, nevroz, sadizm, sosyopatlık, mazoşizm, yıkıcılık (tahripkarlık) gibi bir takım ruhsal bozukluklara kadar götürür. Sigara, alkol