Günümüzde sistem ve iktidar işleri dehşetli bir "ırkçılık, milliyetçilik, ego" üzerinden yürütüyor!İktidar muhibbi -haliyle devletçi bir tanıdık da- her vesileyle "Kökenim Türk, soyum Kürt, şöyle üstünüm!" diye böbürlenir "Ben Peygamber soyundan geldiğim halde övünüyor muyum hiç!" deyince, "Hangisinin.." dediler şaşkınlıkla. "Şaka değil, gerçekten peygamber soyundanım! Önce okuyalım, sonra açıklayayım!" "Fikr-i milliyet şu asırda çok ileri gitmiş. Hususan dessas Avrupa zalimleri, bunu İslâmlar içinde menfi bir surette uyandırıyorlar, tâ ki parçalayıp onları yutsunlar." (Mektubat, s. 310) Irkçılık, menfi milliyet(çilik), "Biz üstünüz!" anlayışına dayanan ene, ego, benlik, kibirden kaynaklanan şeytanî bir damar. Kendisi, ailesi, sülâlesi ve etnik kökenini üstün tutup koruma; başkalarını dışlama, ötekileştirme güdüsüdür. Çatışmacı, bölücü, kutuplaştırıcıdır. "Milletin selâmeti için her şey fedâ edilir. Devletin bekası için de her şey, hatta halkın hakları da fedâ edilir" kaide-i zalimanesi de bunun yadigârı. Kur'ân mealen, "Ey insanlar! Sizi bir erkekle bir dişiden yarattık ve birbirinizle tanışmanız için sizi soylara ve kabilelere ayırdık. Allah katında en üstününüz en çok takva sahibi olanınızdır." (Hucurat Sûresi, 13) etnik kökeni, müsbet milliyeti ve onunla iftiharı reddetmez; üstünlük vasfı görüp ötekini ezmeyi reddeder. Nebi-i Zişan, (asm), "Irkçılık, zulüm ve haksızlıkta milletine yardım etmektir. Irkçılığa çağıranlar, ırkçılık için savaşanlar ırkçılık için ölenler de bizden değildir." (Ebû Dâvûd, Edep: 113) diye buyurur.