Ahmet Battal

Yeni Asya

Adalet idamla mı gelecek-2

Aynı başlıkla yayınladığımız son yazıya yapılan yorumlar hayli ilginç. Okuyucularımıza teşekkür ediyoruz.Önce idam cezasının gerekliliği meselesini tekrar edelim (zaten yazmıştık): "Aslında, bir müminin, belli suçlar için idam cezasına, Kur'an'ın açık hükmüne rağmen ve ilkesel olarak karşı çıkması kolay bir şey değil. Ancak idamın şartları konusu h

Ahrarlık ve hürriyetin Rafızileri

Son haftalarda ahlak, hukuk, istibdat, hürriyet ve ideolojiler hakkında yazdığımız bazı yazılarda liberalizmden de bahsettik.Bazı okuyucularımız liberalizm ile komünizm arasında bir ilişki olup olmadığını sordular. Bildiğimiz kadarını yazacağız. Komünizm aslında bir "komünal hayat özlemini gerçekleştirme" ideolojisidir. Bu günkü anlamıyla ve orta

Adalet idamla mı gelecek

Berberdeyiz. Ortak muhabbet gündemdeki çocuk cinayetleri hakkında.Biri şöyle söylüyor: -Türkiye'de adalet yok. Asacaksın böylelerini bak bir daha oluyor mu Sen hukukçusun, ne dersin Hocam Cevabımızı sizinle de paylaşalım ve hakemimiz olun: Vahşice işlenen çocuk cinayetleri ve benzeri infiale sebep olan suçlar, halka, idam cezasının geri gelm

Türkiye'nin brikebrakcıları ve BRICS

''Görev hakkı ve siyaset'' başlıklı dünkü yazımızı şu cümlelerle bitirmiştik:"Biz AB'ye girme sürecini devam ettirebilseydik, kendisinden kaçılan ülke değil, kendisine kaçılan ülkeye dönüşecektik ve kendi coğrafyamıza bu şekilde de örnek olabilecektik. Yine oluruz inşallah. Ama bu iktidarla değil." Şu soruyla açalım: Türkiye'nin Avrupa Birliğine gi

Grev hakkı ve siyaset

Geçen hafta, Türkiye CHP Genel Başkanı Özür Özel'in solculuğu övmesini tartışırken, Avrupa, otomobil devi Audi'nin küçülme kararı ve Belçika Brüksel'deki fabrikasını kapatma ihtimali sebebiyle oradaki işçilerce yapılan bir grev ve eylem ile çalkalandı.Olayların magazin boyutu, sağ-sol kavramlarının harcanma biçimi ya da asayiş kısmı bizi çok da ilg

Gitti Sisi kaldı sosyolojisi

AKMHP cumhurunun başkanı Erdoğan'ın Şubatayında Mısır'ı ziyaretinin ardından Mısır'ın darbecilideri Sisi de geçen hafta Türkiye'ye geldi ve birdevir kapanıp bir devir açıldı.Erdoğan'ın, "katille görüşmem, gitmem, gelmesin" tavırlarından sonra çark edipettirilipkapıları açması hem seçmene hem dünyaya garipgöründü.Bu ziyaretleri garip yapan ise 2019'

Evveliyle ve ahiriyle 12 Eylül

Bugün yine bir 12 Eylül. Ama önceden de vardı ve sonradan da olacak. Maalesef. Birileri unutturmuyor.Türkiye'nin darbeler tarihini çok eskilere de götürmek mümkün ama 27 Mayıs 1960 darbesi çağdaş darbeler tarihimizin ilki sayılabilir. 12 Eylül darbecilerince kaldırılmadan önce 27 Mayıs, "Hürriyet ve Anayasa Bayramı" idi! İşte size ironi tarifi. 12

Hukuku gözden düşürenler

Türkiye'deki hukuk uygulamalarından memnuniyetin her geçen gün azaldığı kimsenin saklısı değil.Yani hukuk gözden düşüyor. Zira adalete güven yerlerde sürünüyor. Bunda en büyük pay, yargıyı rüşvetle veya korkuyla teslim alıp siyasetin emrine veren AKP iktidarının ve ona bile bile destek veren entelektüellerin. (Elbette yanlışı bile bile tercih eden

Devletin hukuku ve ahlak

Putin ve totalitarizmi hakkında yazdığımız seri yazı umduğumuzdan daha büyük ses getirdi ve çok değerli yorumlarla bereketlenip süslendi.Serinin ilk yazısında şu cümleye de yer vermiştik: "Umumi ve siyasi hürriyetlerin olmadığı bir ülkede ahlakın devlet eliyle korunması kime ne ifade eder" Yazı serisine gelen yorumlarda bu cümle bazı okuyucuların d

İslâmcı hayalin Kemalist gerçeği

Kara Harp Okulunun mezuniyet töreninde 2016'dan bu yana okunan yemin metnini eksik bulan ve beğenmeyen bir kısım genç subay, bu seneki cami açılışlı mezuniyet töreninden sonra alternatif olarak kendi aralarında toplaşıp "Hepimiz Mustafa Kemal'in askerleriyiz" sloganı attıktan sonra eski metni okumuşlar."Bir kısım" dediysek, yanlış anlaşılmasın, say