"Sen iyi bir muhasebeci olursun!"

İslâm âlimlerinin büyüklerinden büyük Velî Abdülhakîm Arvâsî hazretlerinin yakınlarından bir Âbidîn Bey vardı. Bu kimse vefat etti bir gün. Teçhîz ve tekfînini yaptılar. Sonra onu tabuta kaydular. Kabrine doğru götürüyorlardı. Abdülhakîm Arvâsî'nin evi de o yol üzerinde ve o yoldan yüksekçe bir setin üstündeydi. Nihâyet cenâze geldi. O evin hizâsından geçerken, Abdülhakîm Efendi, set üstünden bir nazar etti o giden tabuta. Tabut ânında durdu. Ve bir miktar bekledi. Taşıyanlar çok gayret ettilerse de, bir milim götüremediler ileri. Mıh gibi çakılmıştı sanki. Büyük velî kısa bir duâ okudu. Duâ bitince eliyle işâret edip; "Haydi götürün!" buyurdu Tabut yürümeye başladı. Abdülhakîm