Sadık Söztutan

Türkiye

Mertens gelsin, görürsünüz!

Transfer şampiyonu Galatasaray, lig şampiyonluğu hedefinin ilk basamağı için Antalya önüne -ikisi eski futbolcusu- beş yeni isimle çıktı. Başlangıç bölümünde ev sahibi Antalyaspor baskındı; şaşırtıcı olan ise Nelsson'un sert faulleriydi. Danimarkalı bu oyununu ısrarla sürdürünce, daha ilk çeyrek dolmadan sarı kartı gördü. Maç boyunca hücumda Se

"Kusura bakma anneciğim yarın maça çıkacağım"

Türk taraftar her zaman centilmendir. Hoparlörden stadın anons görevlisinin sesi duyulunca hepsi ayağa fırladı: "Değerli hakemimiz (.......... ..........) annesini kaybetmiştir. Kendisine sabır ve başsağlığı diliyor ve sizleri bir dakikalık saygı duruşuna davet ediyoruz." Genç hakem, annesinin kefene sarılı cesedini bir buçuk metre kazılmış toprağa

Bu özel bir konu lütfen saygı göster

Etrafında onlarca kamera ve fotoğraf makinesi olması gereken ama küçük bir mezar kenarında tek başına oturan ünlü oyuncuya yöneldim. Dua ediyordu galiba... Arka arkaya resimlerini çekmeye başladım. Kurt bir foto muhabiriydi. Geçenlerde, Olimpiyat Komitesinin "Centilmenler" ödül töreninde karşılaştığımızda, "Bir hâtıramı anlatayım, siz artık ondan b

Bilirsin unutulmak dokunur her insana

Nişanlısı ile tanışma gününün yıldönümü çok sıradan geçti eczacı kız için. Önemsemedi önce... Özel tarihli günlere önem vermiyordu zaten... Ama "Neler oldu" diye soracak olan arkadaşına yalan söyleyecek olmak üzüyordu. - Çok şanslısın Sevda, dedi eczacı bayan. Evet canım, darısı başına... Düşünebiliyor musun, ben unutmuşum tanışma tarihimizi, ama

Size baba diyebilir miyim

Nihat ertesi gün Yenibosna'dan tramvaya binecekken ümitlerini tüketmişti. Otogar yolundaydı, Erzurum'a gitmek için Yardımcı doçent Nihat, son devrin en büyük İslam âlimlerinden biri olan ve kitapları dünyanın her yerinde büyük ilgi ile okunan merhum Hüseyin Hilmi Efendi'nin kabrinin bulunduğu bölüme girdi. O an orada bulunan üç kişilik ziyaretçi ai

İki gönül bir olunca hastane seyran olur

Gazete haberlerinden okumuş, "o mutlu anın" resmini görmüş olabilirsiniz. Ben gördüm. Delikanlı, sakin sakin ve içine kapanık olarak oturduğu koltuktan ani bir hareketle kalkarak, o anda karar vermiş bir şekilde kapıya yürüdü. - Nereye oğlum Karşı gelir korkusuyla annesinin sorusunu cevaplamadan kapıyı çekip çıktı. Devlet hastanesinin önüne geldi

Senin olmadığın yerde kimse yoktur!

Delikanlı, evliliklerinden bir ay sonra ve eşinin yaş gününden bir gün önce, akşam yemek masasının üzerine iki tiyatro bileti koydu; "Yarın akşam için aldım." Kız başına geleceği bilmiyordu henüz. Aşkları kolejde başlamıştı. Tuhaf olan, bu aşk, üç yıllık eğitim döneminde değil, biri okulun yakışıklısı, diğeri güzeli olarak mezuniyet gecesinin sunuc

Başlatma senin röportajına!

Genç muhabir, o hafta, o sıralar şöhretinin zirvesinde bulunan genç bir erkek şarkıcıyla röportaj yaptı. Derginin tam ortasına gelen ve yan yana iki sayfadan oluşan "Özel Yaşam" röportajı, kocaman fotoğraflarla şahane görünüyordu. Ama Genç muhabir, bir sanat dergisinde çalışıyordu. Aylık dergilerin lokomotifi, özel röportajlardır. Bu muhabir de her

Annesinin bir tanesi

Çantasının içinde cep telefonunu arıyordu. Çantayı kurcalarken fermuarlı iç cebinde annesinin yaklaşık kırk gün önce koyduğu zarfı buldu. Sürpriiiiiz... O üç defa haccı izlemek için mukaddes topraklara da gitmiş olan tecrübeli kadın gazeteciydi. "Bir arkadaşımın davetlisi olarak İngiltere'ye gidip, bir süre Londra'da yaşayacaktım. Annemin itirazı

Annee! Dedem ağlıyor

Çocuk mutfağa doğru bağırdı: - Anneee! Dedem ağlıyor! Neyse ki duymadı annesi... Dede, devrinin en ünlü aktörlerinden biriydi. Milletlerarası festivallerde ödül kazanan ilk Türk filmlerinden birinde de ikinci adam olarak rol almıştı. Yeşilçam'ın o yıllarında Türk sinemasında bir yıldız oyuncu olarak yerini aldıktan sonra, beyaz perdenin giderek ki