Kapitalizmin tarihindeki üç kritik dönemini birden yaşıyoruz. Bu üç dönemin içinde en belirgin olan bence 1930'lar. Bir şeylerin sonu İngiliz hegemonyası altında gelişen liberal (serbest piyasacı) küreselleşme, 1929 finansal krizini izleyen "Büyük Depresyon" döneminde çöktü. Finansal kriz, depresyon, "serbest piyasa" fantezilerine son verdi. Yeni h
İçinde bulunduğumuz dönemin olası yönü üzerinde düşünenler, kendilerine yardımcı olacak tarihsel analojiler arıyorlar. Ancak herkes başka dönemi örnek almaya çalışıyor. Dahası bu yaklaşımların hemen hepsinde doğruluk payları olabiliyor. Bu durum, yazarların yetersizliğinden değil, daha çok, yaşadığımız dönemin karmaşıklığından kaynaklanıyor: Kapita
Bir hafta uzaklaşmak bile, dönünce adeta resmin tümünü birden görme şansı tanıyabiliyor. Ben de tatilden dönünce o şansı yakalayabildim. Sevindiğimi söyleyemem. Ülkedeki gelişmelerin, rejimi hareket ettiren aklın mantığını kavramak çok zor. Olayların çoğu insana gerçeküstü hatta, absürd geliyor. Bu olayların gittiği yönü saptayabilmek gerçekten zor
Dinozor can çekişirken, kuyruğuyla etrafını yıkıp dökermiş. Hayır, hegemonyası çökmekte olan siyasal İslamın elinden kaçmakta olanı tutmaya çalışırken sergilediği fiziki ve simgesel şiddetin ülkede yarattığı "beka sorununa" değinmeyeceğim. Daha çok, hegemonyasının çöküş sürecine adapte olamayan ABD yönetiminin, Trump döneminde devreye sokmaya başla
YSK kararı, "muhalefetin, 'peki olur bir kez daha deneriz" tavrı, absürt. Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı 'Prof. Dr.' Bilmem kimin "karar demokrasimizin bir zaferidir" açıklaması komik. Böyle durumlarda aklıma hep Samuel Beckett'in Endgame (Oyunun Sonu) ve Aziz Nesin'in Ah Biz Eşekler yapıtları gelir. Yatalak ve kör adam, Hamm, uşağı Clov'a soru
Venezüella'da bir darbe girişimi daha "bang" diye parladı, "fıss" diye söndü. Kendini geçici devlet başkanı ilan eden Juan Guaido yine, halkı isyana, orduyu darbe yapmaya çağırdı. Muhalefetin ev hapsindeki lideri, Lopez serbest kalarak "harekete" katıldı, bazı orta düzey subaylar, olaydan habersiz erleri peşlerine takarak bir "hareket" başlattı, gi
IŞİD liderinin, tam da dünyada terörist saldırıların yeniden artmaya başladığı bir dönemde yayımlanan video mesajı Trump yönetiminin "IŞİD bitti" iddiasını kesin bir biçimde yalanlıyor. IŞİD liderinin bu video mesajında Türkiye'yi bir IŞİD vilayeti olarak tanımlaması da ayrıca üzerinde önemle durulması gereken bir gelişme. Küresel çapta terör ve bi
AKP ve liderliğine yönelik parti ve hareket içinden gelen eleştirilerin tonunda 31 Mart belediye seçimlerinden sonra Davutoğlu gibi "ağır topların" da katılımıyla bir yükselme var. Kimileri, adeta "hareket" içinde bir "iç savaş"ın başlamasını, AKP'nin bölünmesini, hatta yeni bir partinin doğmasını bekliyorlar. Bunların hepsi olabilir, ama sonunda b
Kapitalist uygarlığın krizinin içinde, ekonomik, ekolojik, insani felaketler, ülkesini kendi malı sanan psikopatlar, hiçbir program açıklamadan devlet başkanı seçilen komedyenlerle aynı ekranları paylaşıyor. Ve çoğumuz, dünyada ve Türkiye'de değişemediği için hızla canavarlaşan düzenin çırpınışlarını, paranoyak şizofrenlerin canımıza kastetmiş heze
Yerel seçimlerden sonra "AKP büyük bir darbe yedi", "Seçimle gitmezler algısı kırıldı", "Türkiye yeni bir yol ayrımında" gibi gözlemler üzerinden yeni bir Zeitgeist şekillenmeye başladı. Bu gözlemler yanlıştır demiyorum. Ancak bunlara, eleştirel mesafeyi koruyarak bakmak gerekiyor. Ne de olsa bir entelektüelin görevi Zeitgeist sorgulamak, Sokrates'
© 2016