Borsa İstanbul'da mutlu final

Borsa İstanbul, getiri, yeni katılımcı ve işlem hacmi açısından verimli bir yıl geçirdi. Yıllık getiri endeks bazında yüzde 200'e yaklaşırken, birçok hissede bu rakamın da üzerine çıktı. 2022'de enflasyona karşı getiri arayışı ve tasarrufları korumada borsa doğru bir tercih oldu. Bunun yanında dış borsalardan pozitif ayrışan Borsa İstanbul'da, prim düzeyi yükseldikçe yorgunluk ve seçiciliğin artacağı bir döneme girdiğimizi de söylemek gerekir.Önümüzdeki hafta piyasalar için yılın son işlem haftası ve iyimserlik sürüyor. Borsa İstanbul için 2022 hem getiri, hem de yeni katılımcı ve işlem hacmi bakımından oldukça verimli oldu. Cuma günü itibariyle yıllık getiri endeks bazında yüzde 200'e yakın (190 üzerinde) gerçekleşti. Birçok hissede getiriler bu rakamın çok üzerinde. Enflasyona karşı getiri arayışı ve tasarrufları korumada borsa doğru bir tercih oldu. Ciddi bir gelir elde edildi ve enflasyonu yenerek reel getiri sağlandı. Alternatif piyasalardaki durgunluk (konut hariç) yatırımcıları borsaya yöneltirken yeni halka arzların da yoğunluk kazanmasıyla sermayenin tabana yayılması adına olumlu bir gelişme olarak görüldü. Güçlü beklentiler yoktu. Borsalar için güçlü trendler güçlü beklentiler ile gerçekleşir algısı bu yıl için doğru çıkmadı. Güçlü beklentiler olmadan da çıkış trendlerinin olabildiğini gördük.Haberin DevamıPAHALI DENİLEMEZYeni yılın ilk günlerinde 122022 dönem bilanço beklentileri biraz daha fazlaca fiyatlanacak. Muhtemelen geçtiğimiz çeyrek dönemlerde olduğu gibi iyi bilançolar daha ağırlıkta olacak. Piyasa bozucu olumsuz haber akışı bu aşamada pek görülmüyor. Dış piyasalardaki gelişmelere duyarsızlık ise sürüyor. Temel açıdan pahalı bir borsa görünümünden söz etmek zor. Bu noktada bazı hisseleri bu tanımın dışında tutmak gerekecek. BIST100 "fiyat kazanç oranı ve piyasa değeri defter değeri (PDDD)" bazı önemli finansal oranlara bakılarak Borsa İstanbul'un pahalı olmadığını söylemek mümkün. 2023 yılında aynı kârlılığın korunabileceği konusunda bazı belirsizlikler olsa da en azından yılsonu bilançoları çerçevesinde bu görünüm korunabilir. BIST100 Endeksi fiyat kazanç oranı cuma günü itibariyle 7.50 seviyelerinde seyrediyor. Ayrıca BIST100 Endeksi'nde 2007, 2010, 2013 yıllarındaki dolar bazlı 5'li zirvelerin oldukça gerisindeyiz. Ayrıca Borsa İstanbul fiyat kazanç oranı gibi bilanço değerleme kriterlerine göre gelişmiş ve gelişmekte olan birçok yabancı borsaların oldukça altında işlem görüyor. Teknik veriler açısından ise TL bazlı grafiklerde primli olduğumuz rahatlıkla söylenebilir. Küresel piyasaların referans aldığı, bir bakıma gözünün kulağının orada olduğu Dow Jones Endeksi (ABD) Cuma günü itibariyle geçen yılki kapanışının yaklaşık yüzde 10 altında işlem görüyordu. Dış borsalardan pozitif ayrışan Borsa İstanbul'da prim düzeyi yükseldikçe "yorgunluk ve seçiciliğin" artacağı bir döneme girdiğimizi söylemek yerinde olacak.Haberin DevamıDIŞ BORSALARDA 'GÜÇLÜ VERİ' DÜŞÜŞÜ Dış piyasalarda fiyatlama açısından ekonomik veriler biraz daha öne çıkmış durumda. Son dönem ekonomik veriler beklentilere göre daha iyi geliyor. Öncü merkez bankaları faiz artırım ve parasal sıkılaşma süreçlerini korurken bazı ülkelerde (ABD) enflasyonda düşüş, buna karşılık büyüme ve istihdam verilerinde beklenenden daha güçlü bir görünüm var. Geçen hafta ABD'nin 3.çeyrek büyümesi (GSYH) beklentilerin üzerinde yüzde 3.2 olarak açıklandı. Bu veri ABD ekonomisinin canlılığını koruduğunu gösterirken Fed'in faiz artırımı ve sıkı para politikasının sürdürülmesi konusunda elini rahatlatan bir durum olarak algılandı. Dış borsalar ise bunu satış yönünde fiyatladı. Ayrıca resesyon tartışmaları tekrar arttı. Borsalar dışındaki diğer piyasa parametrelerinde ise daha sakin bir seyir hakim. ABD büyüme verisiyle oluşan algı altının ons fiyatındaki yükselişi sınırlandırdı ve 1.800 doların altına çekti.Haberin DevamıPETROL FİYATI YÜKSELİYOR Petrol fiyatında ise yükseliş sürüyor. Brent petrol 83 dolardan işlem görüyor. Geçtiğimiz salı günü Japonya Merkez Bankası'nın sürpriz bir şekilde 10 yıllık tahvil getirilerini yüzde 0.25'den yüzde 0.50'ye yükseltmesine bağlı olarak Japon Yeninin güçlenmesi para piyasalarında kısa süreli bir dalgalanmaya neden oldu. Ayrıca 200 milyar yenlik tahvil alım hamlesi geldi. Bu kararların faiz artırımı olarak görülmemesi yönünde değerlendirmeler yapıldı. Bu hamle ile ABD ve Almanya'da 10 yıllık tahvil faiz oranları yükselirken dolar zayıfladı. Dolardaki zayıflama altın ve petrol fiyatındaki yükselişi destekledi. Ancak ABD büyüme verisi bu algıyı silince altın fiyatındaki çıkış zayıfladı. Diğer yandan Çin'in artan Kovid vakalarına rağmen kısıtlamaları kaldırmasının piyasalar üzerindeki etkileri sınırlı kaldı. Dış borsalarda merkez bankası kaynaklı gelişmelerle birlikte zayıf görünüm sürüyor.Haberin DevamıMERKEZ'DEN SÜRPRİZ YOK TCMB geçen haftaki toplantısında beklendiği