Har-ı bülbül çiçeği

Ankaralı Mustafa öğretmen ile Genceli Nur Memmed muallimin dostlukları, Karabağ işgalinin sürdüğü, 2019'daki Türk dünyası kardeş ilkokul projesiyle başlamıştı. Türklük sevdalısı muallimler "millî, manevi" değerlere bağlı, çalışkan meslektaşlardı. Projede Gence, Bakü, Ankara ve İstanbul ziyaretleri yapılmış; tek millet hakikati gezilerde, misafirliklerde, idrak edilmişti. Çırpınırdı Karadeniz türküsünün söylendiği, "Kafkas İslam Ordusunun" anlatıldığı, Azerbaycan'ın folkloru unutulmazdı. Türk öğretmenler kardeşlerine "Kahraman ordunuzun, maneviyatınızın karşısında menfur düşman direnemez. Karabağ azat olacaktır" demişlerdi. Vedalaşırken Nur Memmed, Mustafa'ya bir paket hediye etti ve harp başlarsa açmasını rica etti.

Mustafa öğretmen "27 Eylül 2020" pazar günü televizyonda Ermenilerin Tovuz'a saldırdığı haberlerini gördü. Gence'yi, Nur Memmed muallimi aradı. "Paşam! Büyük gün geldi. Gazanız mübarek olsun" dedi.

Nur Memmed "2. Karabağ Harbi başladı gardaşım. Harp, Türk'ün toyudur (düğünüdür). Zafer inananlarındır" diyerek paketi açmasını istedi. Pakette, üzerine Azerbaycan ve Türk bayrakları işlenmiş bir Karabağ haritası olan turkuaz renkte mendiller ve bir not vardı: "Kahraman Türk askerinin zaferi için dua ederiz. Mendilleri talebelerinin formalarının sol cebine, küçük kalplerinin üzerine koymalarını; baktıkça zaferimiz için dua etmelerini istirham ediyorum."

Öğretmenlerini dinlerken hislenen minik talebeler ellerini açmış, dua ediyorlardı. Mustafa da arkadaşına bir paket gönderdi zafer nasip olunca açmasını istedi.

"8 Kasım 2020'de" kadim Şuşa kurtarılmıştı. Sevinç gözyaşlarını tutamayan Nur Memmed paketi açtı. Mustafa öğretmenin talebeleri, Türk ve Azerbaycan bayraklarının ortasına, Har-ı Bülbül figürü olan mendiller yaptırmışlar: "Aziz Şuşa! Biz döndük. Boynu bükük 'Har-ı Bülbüller' hürriyetine kavuştu'' notunu yazmışlardı. Har-ı bülbül, sadece Şuşa'da yetişen, efsanelere konu olmuş bir çiçektir...

Hakan Karagöz-Ankara

ŞİİR

Kan ve tül

Yağmur gibi atılan fosfor bombalarıyla,

Masumlar can veriyor günden güne Gazze'de,

Ülkelerden yükselen "utanın!" laflarıyla,

Netanyahu eriyor, günden güne Gazze'de.

Birleşmiş milletler hep birleşip konuşuyor,

Liderler koltuklara yerleşip konuşuyor,

İslam ülkeleriyse körleşip konuşuyor,

Âmâlar kol geziyor, günden güne Gazze'de.

Siyonist olanların ezberidir soykırım,

Binlerce asırlarca yine hep aynı durum,

Yok mu dünyada buna durun diyecek kurum

İnsanlık yok oluyor, günden güne Gazze'de.