Beyin gücü, beyin göçü -2-

Dün gündeme getirdiğimiz istifa edip Batı'ya giden doktorlarımıza Sultan II. Abdülhamid Han'ın Pasteur ile yazışmasından söz edelim. Sultan II. Abdülhamid Han Batı'daki ilmî gelişmeleri ve yeni buluşları büyük bir ilgiyle takip ederdi. Bu kapsamda Pasteur'le mektuplaştığı, kendisine 10 bin Frank yardım ettiği, yetiştirmesi için asistan yolladığı, hatta bizzat kendisini Türkiye'ye davet ettiği malumdur. Pasteur'ün padişahın davetine cevabı: "Sultanım, nazik davetiniz için teşekkür ederim. Malumunuz ilmin vatanı yoktur, lakin âlimin vatanı vardır. Bu nedenle ülkemde kalıp kendi milletime hizmet etmek isterim." Bu cevap çok manidar olup doktorlarımızın ve bütün Türk gençliğinin kulağına küpe olacak kadar değerlidir. Burada devlet görevini bırakıp, "bu ülkede yaşanmaz" diyerek yurt dışına gitmek isteyen doktorlara seslenmek istiyorum: Sizler yurt dışına gidince geride kalan anne, baba, dede, nine ve kardeşlerinizi kime bırakıyorsunuz Onlara, sizin vermek istemediğiniz sağlık hizmetini kimler verecek Evet ücretiniz az, çalışma şartlarınız zor olabilir. Peki Çanakkale'de, Kurtuluş Savaşında şehit düşen dedenin işi daha mı kolaydı Onlar bu vatan için canlarını feda etti. Şehit kanlarıyla sulanmış bu vatanın evlatlarına ne oluyor da üç kuruşa vatanlarına sırtlarını çevirebilmektedirler. Dünyanın her yerinde en şerefli duygu, vatan sevgisidir. Dinimizde vatan sevgisi imandan sayılmıştır. Bir futbolcu bile bonservis ücreti ödenmeden transfer edilemezken, yirmi sene emek verilen, milletin kursağından keserek okutulan doktorların, mühendislerin yetişmiş insan gücünün kendi ihtiyacımız varken elini kolunu sallaya sallaya yurt dışına gitmesi zaaftan başka bir şey değildir. Devlet yıllar yılı bedava okuttuğu milyonlar, milyarlar sarf ettiği yetişmiş insanlarını el âleme niye kaptırır ki Önce millî ve manevi değerlere sahip onurlu nesiller yetiştirilmeli. Kendi insanımıza sahip çıkıp layık olduğu değer verilmeli. Sonra da gerekli yasal tedbirler alınmalı beyin gücünün, beyin göçüne dönüşmesi önlenmelidir... İdris İspiroğlu ŞİİR DİLİM Dünyada kendimi bildim bileli Dilim neler çektim senin yüzünden. Dertliyim sayende başım çileli, Dilim neler çektim senin yüzünden. Gün geldi aklımı eyledin şaşkın, Tükendi şu ömrüm bitmedi aşkın. Anladım ki senin gönüldür köşkün, Dilim neler çektim senin yüzünden. Gün geldi şahsımı sultan eyledin. Gün