Ayasofya Câmii'ne "Bizans Müzesi" hakâretinin sahîh târihçesi (46)

(Cumhuriyet, 22.2.1934, s. 2) The New York Times gazetesi: Hz. Îsâ'yı hayâlen tasvîr eden bu Bizans mozaiği gibi, Ayasofya'nın sâir mozaiklerinin de gün ışığına çıkarılıp "eski hâline ircâ olunması" şerefi, Mustafa Kemâl'e âiddir... Sadri Ertem, Mustafa Kemâl'i têyîd ediyor: "Ayasofya'nın en müstahak olduğu vazîfe, Bizans Müzesi olmaktır!" Mustafa Kemâl'in -"Ayasofya Bizans Müzesi" hamlesiyle- ecnebî matbûâtın bir kısmının iltifâtlarına mazhar olmasını iftihârla nakleden yerli mutbûât (yânî tamâmı prangalanmış Kemalist matbûât), hâliyle ondan çok daha harâretle bu yeni Kemalist İnkilâbı medh-ü-senâ ediyor, onu san'atperverlik ve "Türklerin büyük toleransı" yutturmacalarıyle haklı çıkarmıya çalışıyordu... Ayasofya Câmii'ne "Bizans Müzesi" darbesini san'at nâmına haklı çıkarmıya çalışanlara bir misâl, Çıkrıklar Durunca (Resimli Ay Neşr., 1930), Sovyet Rusya Hatıralarım (1932), Bir Varmış Bir Yokmuş (Maarif Vekâleti Neşr., 1933), Türk İnkılâbının Karakterleri (Maarif Vekâleti Neşr., 1933), Politika Felsefesi (Dün ve Yarın Tercüme Külliyatı, 1935), Avrupa'nın İskeleti (Kanaat Kitabevi, 1939), Orta Okul İçin Tarih III (Maarif Vekâleti Neşriyâtı, 1941) gibi kitabların müellifi, 1939-1943 devresinin Kütahya Meb'ûsu Sadri Etem Ertem'dir (İstanbul, 1898 Ankara, 13.11.1943). Us kardeşlerin Vakit (müetâkiben Kurun, nihâyette tekrâr Vakit) gazetesinin muharrirlerinden Ertem'in fıkrası, "Ayasofya Müze" başlığını taşıyor. Onun bâtıl noktainazarınca, Ayasofya, İnsanlık târihinde, kilise veyâ câmi olarak bir kıymet ifâde etmezmiş; o, bütün kıymetini, bir san'at şâheseri olmasına medyûn imiş ve şimdi (herhâlde Kemalistleri kasdederek) "biz", onu, bu sıfatla "Dünyâ Medeniyetine hediye ediyor" imişiz: "Gazeteler yazıyor: "Ayasofya camii bir İstanbul müzesi haline konacak, bu müzede İstanbulun Bizans ve Osmanlı devrine ait eserler toplanacaktır. "Ayasofya için en güzel, en şerefli vazife bu idi. Dünün budunlararası sanat kıymeti ne bir dinin, ne