Ayasofya Câmii'ne "Bizans Müzesi" hakâretinin sahîh târihçesi (44)

Orası pek malûm değildir. Fakat, şüphesiz, tarihin en kıymetli eserlerinden olan bu mozayıkların vaktile badana edilerek kapıtılmış bulunması islâm dini namına ihtiyar edilmiş çok kaba bir taassup eseri idi. Burası aşikâr bir hakikattir. Aklımız başımıza geldikten sonra Ayasofya'nın vaktile cehalet ve taassup badanası altına alınmış olan mozayıklarını biz Türkler, bizzat kendimiz temizleyip meydana çıkarmağa müsareat etmeli idik. Bunu bize bol ilim ve san'at âşıkı muhterem bir Amerika'lı yapıyorsa kendisine ancak teşekkür edebiliriz. ... "Şimdi Ayasofya'ları badanalıyan imparatorluğun yerlerinde yeller esiyor; şimdi var kuvvetile Avrupa'ya ayak uydurmağa çalışmakta olan bir Türk milleti vardır!" "Osmanlı imparatorluğunun kocamış ve kocaman binası dehşetli bir gürültü ile yıkılırken Türk milleti onun enkazı altında bütün bütün mahvolup gitmekten kendisini zor kurtardı. Şimdi Ayasofya'ları badanalıyan imparatorluğun yerlerinde yeller esiyor. Şimdi ortada can havlile kendini zor kurtarabilmiş ve hayatta selâmetle yürümek için var kuvvetile Avrupa'ya ayak uydurmağa çalışmakta olan bir Türk milleti vardır. Bu milletin nazarında Ayasofya artık mozayıkı badana altında tutulacak bir mabet değil, belki insanlık tarihinin bütün güzellikleri meydana çıkarılmak lâzım gelen en yüksek abidelerinden biridir. ... "Bu san'at âbidesinin etrâfını türbeler, medreseler gibi ilâvelerle bozmuşuz; şimdi onu bu müzahrefattan kurtaracağız! Artık Ayasofya dînî bir mâbed olmaktan ziyâde insânî ve târihî bir âbidedir!" "Biz Ayasofya'nın yalnız mozayıklarını badanalamakla kalmamışız. Bu san'at abidesinin etrafını türbelerinden medreselerine varıncıya kadar o yüksek bina ile münasebet almıyacak bayağı ilâvelerle bozmuşuz. Dünyanın bu sayılı güzel eseri kadar fena şerait içinde bırakılmış bir san'at abidesine nadir tesadüf olunur. Amerika'lı âlim mozayıkları temizlerken biz de etraftaki müzahrafatı işe yaramaz şeyler; pislik, süprüntü ki onlardan birinin de Ayasofya Medresesi olduğu görülmüştür ortadan kaldırarak insanlığa olduğu kadar memleketimize de şeref olan bu çok yüksek medeniyet eserini Türk'lüğe de şeref verecek bir vaziyete ifrağ etmiş olalım. Bize düşen vazife budur, onun karşısında bize yakışabilecek