Ayasofya Câmii'ne "Bizans Müzesi" hakâretinin sahîh târihçesi (43)

(Cumhuriyet, 4.2.1932, s. 1) "Mutlak Şef", bir taraftan Whittemore'un idâresinde Ayasofya Câmii'ni Bizans Müzesi'ne tahvîl için çalışmaları başlatırken, dîğer taraftan da aynı mübârek ecdâd yâdigârında, Totaliter Devletin imkânlarını seferber ederek, "Öztürkce İbâdet Vâsıtasıyle İki Kademeli Dîn İnkilâbı" siyâsetinin pek gösterişli bir tatbîkâtı mâhiyetinde, "Türkce Ezân, Türkce Kur'ân, Türkce Tekbîrler"le muazzam bir Kadir Gecesi İhtifâli tertîb ettiriyordu... Ayasofya Câmii'nde, -Devlet imkânları seferber edilerek sahneye konulan- Kemalist Kadir Gecesi şovundan sâdece bir hafta sonra, "Bizans Müzesi" çalışmaları başlatılıyor Avrupa ve Amerika matbûâtının iltifâtları ve sağlanan Hıristiyan kaynaklı mâlî imkânlarla da harâretle teşvîk edilen "Büyük Şef", Ayasofya Câmii'nde, Kadir Gecesi münâsebetiyle (o geceyi tahkîr edercesine) tertîb ettirdiği "Öztürkce İbâdet" şovundan bir hafta kadar sonra, Müslüman Milletin hayret ve dehşet nazarları altında, aynı mâbedde, Bizans mozaiklerinin meydana çıkarılıp restore edilmesi çalışmalarını başlatacaktır: "Amerikada Boston şehrindeki Bizans asarı âsârı enstitüsü Amerikan Bizans Enstitüsü Ayasofya camiinde muhtelif Bizans devirlerine ait mozaikleri meydana çıkartmak için teşebbüste bulunmuştur. Bu maksatla müessese müdürü M. Wnetemoe Whittemore şehrimize gelmiş ve hükûmetimizle bir itilâf yapmıştır. "Bu anlaşmaya göre bir iki gün zarfında cami içinde iskeleler kurulmak suretile ameliyata başlanacaktır. Badana vesaire dolayısile örtülü kalan bu mozayikler meydana çıkarılacaktır. "Mozayikler, olduğu gibi mevkilerinde ipka edilecektir. Bu ameliyatın masarifi müesseseye ait olacaktır. Ameliyatta mütehassısların nezaretinde Türk amelesi çalıştırılacaktır." (Akşam, 11 Şubat 1932, s. 3) Böylece, geçim derdinden başka bir şey düşünemiyen câhil, şuûrsuz Türk ameleleri de, ecdâdlarının mukaddes emânetine ihânet cürmüne ortak ediliyordu... Kemalizmin başlıca kalemşörlerinden Yunus Nadi'nin Ayasofya'ya "Bizans Müzesi" darbesi için uydurduğu kılıf: "İlme hürmet lâzımdır"! Bayrağımız kadar mukaddes Ayasofya Câmii emânetine ihânet vetîresi bu sûretle başlayınca, artık Kemalist Totaliter Rejimin matbûâtına da, bu ihâneti perdeliyecek yaldızlı lâflar îmâl etmek düşüyordu... Bunlardan herhâlde en mürâîcesi, "Sâhibinin Sesi" mâhûd Yunus Nadi'nin