-Seçme ve seçilme hakkı en doğal yurttaşlık gereğidir. -Yurttaşların (seçmenlerin) kamusal görevlerde çalışacak olanları belirledikleri gizli oy, açık döküm işleminin demokratik biçimi özgür seçimlerdir. Cumhuriyet döneminde kimi aşamalardan geçerek günümüzdeki özgür istenci yaşama geçirme hakkı ve yöntemi olan seçimler en doğal, en belirgin, en etkin yurttaşlık hakkı ve görevidir. Uygulanması yasalarla ayrıntılı biçimde öngörülen bu hak Anayasa'nın 67. maddesinin belirlediği biçimde yasalarla düzenlenir. Yalnız seçimlerin gerçekleşmesiyle değil, seçimlere katılacak adayların nitelikleri ve seçim ortamıyla da ilgili kurallar demokrasi aydınlığının kaynağı ve dayanağıdır. Yurttaşlık bilincinin en önemli yansıması seçimlerdeki istenç (irade) tir. Demokratik bir yarış yerine aldatma-kandırma, değişik yol ve türde girişim ve kalkışmalarla oy sağlama, her tür propagandayı geçerli sayma düzeni (düzensizliği) olarak kullanılmaktadır.Seçimlerde adayların nitelikleri, görüşleri, sözleri ile katılarak ilkeleriyle birlikte olduklarını açıkladıkları siyasal kuruluşlar önemli durumlardır. Kişinin kendi yapısı, görüşleri ve tutumu kadar katıldığı kuruluşun yapısı, temsilcileri, tutumları ve açıklamaları da önemlidir. Birlikte çalışıp uğraş verecekleri yapıyla onun içindeki kişiler ve tutumları gözetilecek durumlardır. Değerlendirme ve oy vermeyi uygun görme bu hususları içererek yapılır. Ne var ki ülkemizdeki seçimlerde "Hatır-gönül, bölge, akrabalık, hemşerilik" ilişkileri ağırlığı her zaman duyulmaktadır. Oysa kendisini en iyi biçimde temsil edecek, "Kendisi olsaydı neleri nasıl yapacaktı, oy vereceği bunları nasıl yapacak" değerlendirmesiyle oyunu kullanmalıdır. Kişisel bağlardan çok etkinlik, yararlılık ve başarı kestirimi oy için önemli ölçüler olmalıdır.Seçimlerde kimi olaylar, kimi olumsuzluklar yaşanmaktadır. Çoğu bilgisizlik ve ilkellik nedeni olan bu kötülükler ulusal bağlamda büyük üzüntü vermektedir. Uygar bir yarış olarak algılanıp gerçekleştirilmesi