Türkiye'ye ve dünyaya Gaziantep'ten de bakmak lazım

Türk halkının ruhuyla hiçbir tarihte bağdaşmamış bir ırkçılığa, zayıf-çaresiz insanlara karşı ucuz kahramanlığa kışkırtanlar için ekonomik sıkıntı zamanları en elverişli puslu havayı sağlar. Sığınmacıyı bütün ekonomik sıkıntıların sebebi gibi göstererek geniş işsiz veya sıkıntılı kesimleri kışkırtırlar. Oysa sığınmacıların yaşanan hiçbir sıkıntının doğrudan veya dolaylı sebebi olmadığını görmek için ekonominin, sanayinin, istihdamın nispeten çok daha iyi olduğu yerlere bakmak çok daha farklı bir fikir verir.Gaziantep Türkiye'de sanayi, üretim, ihracat açısından çok ayrıcalıklı, ilginç bir model oluşturuyor mesela. Fiili işsizlik oranının neredeyse sıfıra yakın olduğu bir yer. Tek başına 2021 yılında 10 milyar dolar ihracat yapmış bir şehrimiz. İhracatı da her geçen gün daha da artıyor ve nitelikli sanayi mamullerinin ihracatındaki payı da yine her geçen gün daha fazla artıyor. Bu şehrimizde 470 bin Suriyeli bulunuyor ki hepsinin de bir şekilde istihdama katıldıkları halde şehir içinde başkalarının işsizliğine sebep olmadıkları anlaşılıyor. Gaziantep gerek sanayi üretimi gerek insanının çalışkanlığı ve üretkenliği ve gerekse de toplumsal sorunlarla kendine özgü başetme yolları dolayısıyla her zaman umut canlandıran, ufuk açıcı bir yer gibi gelmiştir bana. Karamsarlığın hâkim olduğu zamanlarda Türkiye'ye bir de Gaziantep'ten bakmakta fayda oluyor.Dün de Büyükşehir Belediye Başkanlığı ve Bülbülzade Vakfının düzenlediği "Ortak Gelecek, İstişare Toplantısı" için Gaziantep'teydim. Tek başına Türkiye ihracatının yüzde beşini karşılayan sanayi üretimi her geçen gün daha da gelişme kaydediyor Gaziantep'in. İşsizliğin çok yüksek olduğu aynı bölgenin diğer şehirlerinden bolca göç aldığı halde bu göçlerin hepsini istihdama katmayı ve şehirle entegre etmeyi başarabiliyor. Son zamanlarda ise Suriye'den gelen göçü aynı mekanizmalarla topluma entegre etmiş durumda, üstelik onları şehrin sanayi potansiyelinin gelişiminde ciddi bir fırsat olarak değerlendirmiş. Suriyeli iş adamlarının kurduğu iş adamları derneği ASİAD'ın 125 üyesi var ve bu üyelerin hepsi istihdam da sağlıyor ve 2021 yılı içinde toplam 500 milyon dolar ihracat rakamını kaydetmişler. Gaziantepli sanayiciler bu sayede Gaziantep'in ayakkabı sektöründe son yıllarda dünyanın bir numarası olmaya doğru gittiğini söylüyorlar. Gaziantep, ayakkabı sektöründe zaten eskiden de çok iyiydi, ama Suriyeli iş adamları veya çalışanların da katkısıyla dünya ölçeğinde ciddi bir atılım kaydetmiş durumda.Türkiye'nin üç büyük operasyonla güvenli hale getirdiği topraklarda isteyen Suriyelilerin dönebilecekleri ortamların oluşturulması ilgiyle takip ediliyor. Finansmanı Körfez ülkelerince yapılması beklenen bu bölgelerde sadece güvenli yaşama kampı mantığının ötesinde yaşanabilecek, üretim yapılabilecek şehirlerin kurulması planlanıyor. Bu, gerçekten Suriyelilerin insani koşullarda ülkelerine dönebilecekleri en makul seçeneği oluşturuyor.Buna rağmen geri dönseler de bu insanlar Gaziantep'te geçirdikleri süre itibariyle, katıldıkları ticari ve sanayi üretim süreçleriyle Türkiye'nin beşeri sermayesinin bir parçası haline gelmiş oluyorlar. Bir araştırmaya göre halihazırda iş yapan Suriyeli girişimcilerin yüzde 39'u Türkiye'de bir iş daha kurmayı planlarken yüzde 76'sı Suriye'de savaş bittikten sonra geri dönecek olsa bile Türkiye'deki işlerini muhafaza etmeyi planladığını söylüyor. Bu arada Ortak Gelecek istişare toplantısında söz alan bir Suriyeli iş adamı bazı Türk siyasilerin "Esad'ın af çıkarmış olması dolayısıyla artık Suriyelilerin evlerine dönmemek için bir mazeretleri kalmadığı" sözlerini hayretle karşıladığını söyledi. "Gerçekten Suriye'de yaşanabilir