LÖSEV'li babalar

Bilim insanları arasında ve toplumda genel kanı erkeklerin empatik becerilerinin kadınlara oranla daha düşük olduğu ve erkeklerin çeşitli duygularını fark ve ifade etmek konusunda güçlük yaşadıkları şeklindedir. Ben bu görüşe tam olarak katılmıyorum. Erkeklerin de derin duygularının bulunduğu konusunda yeni şahit olduğum bir olayı sizlerle paylaşmak istiyorum.

LÖSEMİLİ OCUKLARIN BABALARI

Birkaç gün önce Lösante'nin yedinci katına çıkmıştım. Hastanenin kuzey yönündeki boş arazide katlardan okunacak şekilde yazılmış çok sayıda insan ismi gördüm. Hepsi farklı renkte iri taşlarla yazılmıştı. Bunun ne olduğunu sordum. Meğer Lösante'de tedavi için yatan lösemili çocuklar beşinci katta anneleriyle kalıyorlarmış, babaların ise sık sık ziyaretine hijyen gerekçesiyle izin verilmiyormuş. Babalar da rengârenk taşlarla yukarıdan görünecek şekilde çocuklarının isimlerini yazıyorlarmış. Yani babalar canlarına "Geldim, aşağıdayım, yukarıya çıkamıyorum, senin adını yazdım, seni seviyorum" demek istiyorlarmış.

Bunu öğrenmek gözlerimi yaşarttı. O gün edindiğim bu yeni bilgiyi Burçakhan Kavukçu'ya ve roman yazarlarımızdan Özlem Binel'e ilettim. Onlar da ağladılar. Kime söylediysem etkilendi. Anladığım kadarıyla bazı babalar iki günde bir bazıları her gün hastaneye geliyor, çocuklarının yanına çıkamasalar da hastane bahçesinde duruyorlarmış.

ERKEKLER DE EMPATİ KURAR

Mesleki deneyimlerime göre erkekler de kadınlar kadar empati kurabilmektedirler. Bir insanın karşısındaki insanın duygularını ve düşüncelerini anlaması ve anladığını ifade etmesi empati kurmak demektir. Bence kadınlar da erkekler de başkalarının duygularını ve düşüncelerini anlayabilmektedirler. Ancak toplum bunu ifade etme konusunda kadınlara izin veriyor fakat erkeklere izin vermiyor. Erkeğin sadece öfkesini ifade etmesi onaylanıyor. Böyle olunca da erkekler duygusuzmuş gibi gözüküyorlar. Lösante'de çocuklarının isimlerini bahçeye yazan babalar belki eşleri kadar ağlayıp dövünmüyorlar ama duydukları acıyı ve sevgiyi davranışlarıyla ifade ediyorlar.

SEVGİ HERKESE İYİ GELİR

Sevgi, sevilen kadar sevene de iyi gelir. Lösante'de beşinci kattan bakıp aşağıda isimlerinin babaları tarafından yazıldığını gören çocuklar babalarının da onları sevdiklerini derinden hissederler ve bu durum onların zorluklarla mücadele etmelerini büyük ölçüde kolaylaştırır. ocuk sevildiği için kendini iyi hisseder, baba da küçük de olsa çocuğu için bir şey yaptığı, onu mutlu ettiği için kendini iyi hisseder.