Torino THY'nin dönüşüne çok sevindi
THY uzun bir aradan sonra haftanın her günü Torino uçuşlarına başladı. İtalya'nın sanayi ağırlıklı gizemli kenti Torino bu dönüşe çok sevindi. Kent sakinleri en uygun bağlantılar için artık İstanbul Havalimanı'na uçabilecekler. Zaten daha ilk günden uçaklarda yüzde 80 civarında doluluk sağlandı.
Uçağımız Boeing 737-800. TK 1311... Uzun bir aradan sonra THY yeniden İtalya'daki dokuzuncu noktası Torino'ya uçuyor. Torino, şirketin uçtuğu 349'uncu nokta. Uçuş süremiz 3 saat 5 dakika olarak tanımlanmış. Kaptan pilotumuz Alper Moralıoğlu, yanında First Officer olarak Aslan Çağdaş Kurtuluş var. Kabin amiri Funda Turan sisteme tam hakim.
Kabin harika soğutulmuş. Sıcaklık 22-23 derece civarında. Gecikmelere falan takılmıyoruz. Tam zamanında pist başı ve harika bir kalkış yaşıyoruz. Kısa sürede İstanbul semalarından ayrılıyoruz. Yol boyu kaptan doğru zamanda bilgilendirmelerini yapıyor. Uçakta internet düzgün çalışıyor. Ekip yemekleri doğru ısıtmış. Ekmekler doğru fırınlanmış. Öyle sünger gibi olmamış. Her şey yolunda gidiyor. Genel müdür Bilal Ekşi memnun. Ticaretten Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı 'atom karınca' Ahmet Olmuştur da öyle. Türbülans falan pek yok. Yolcu alabildiğine konforlu bir seyahat yapıyor.
strong class'read-more-detail'Haberin DevamıHAVALİMANINDA TÖREN
Uçuş öyle 3 saat 5 dakika falan sürmüyor. Tam 2 saat 33 dakikada Torino ya da diğer söylemiyle Turin'e alçalıyoruz. Kısa sürede inip açıkta park ediyoruz. İklim kriziyle mücadele kapsamında su takı falan yok ama Torino Havalimanı müthiş bir organizasyon ve övgü dolu sözlerle karşılama yapıyor. İçeride salonda pasta kesiliyor. Konuşmacılar arasında Başkonsolos Mehmet Özöktem var. İnsanların dikkatlerini üzerine toplayan renkli bir konuşma ile Torino bağlantısının ve İstanbul'un değerlerini anlatıyor.
Havalimanından ayrılıyoruz. Şehir öyle yakın değil ama çok çok da uzak değil. Sonra tarihi dokuda kayboluyoruz. Siz de fırsat bulursanız, şartlar elverirse Torino'ya gidin. Çok da kışa kalmayın.
HIZLI TREN RAHATLATACAK
- İstanbul-Torino uçarken THY Genel Müdürü ya da daha doğru deyimle CEO'su Bilal Ekşi ile uzun uzun sohbet ettik.
strong class'read-more-detail'Haberin DevamıGenellikle fırsat buldukça bunu yapıyoruz. Bu kez dikkatimden kaçmış olmasından şaşkınlık duyduğum bir şeyi öğrendim. Meğer Bilal Bey iş hayatına demiryolcu olarak başlamış. Yıldız Teknik Üniversitesi Elektronik ve Haberleşme Mühendisliği Bölümü'nden 1989 yılında mezun olan Ekşi, İstanbul Ulaşım A.Ş.'de raylı taşıma sistemleri ile uğraşmış. Mesleğinin yükselişindeki başlangıç demiryolu ile olmuş. Sonraları THY Teknik falan derken Sivil Havacılık Genel Müdürü olarak atanmış. Temel Kotil ayrıldıktan sonra THY Genel Müdürlüğü'ne 2016 yılında atanan Ekşi görevini sürdürüyor.
Sohbetimizin ana konularından biri kısa uçuşlarda demiryolu tercihi oldu. Çünkü hızlı trenin devreye girmesi THY'nin işini rahatlatacak gibi görünüyor. Örneğin Ankara-Sivas için sürekli uçak isteniyormuş. Ama hızlı tren başlayınca istekler kesilmiş. Aslında Almanya, Fransa hatta İngiltere'de kısa iç hat uçuşları işini artık demiryolları devraldı. Yolcular havalimanlarındaki gibi uzun kontrollerden geçmiyorlar. Hem de genellikle kent dışındaki havalimanlarına gitmek için zaman kaybetmiyorlar. Yani hızlı tren arttıkça THY'nin işi daha kolaylaşacak. O günler ne zamandır, daha çok mu zaman var Bilmiyorum.
strong class'read-more-detail'Haberin DevamıYANDIK BİTTİK TER İÇİNDE KALDIK
- Torino'da bir gece kalıp dönüyoruz. Uçak 737-800 Uçuşumuz TK 1310. Numaralama biraz ters gibi ama öyle ve dönüş uçuşumuzda genel müdür yok.
- Havalimanı yeterince soğutulmamış. Tasarruf yapıyorlarmış. Bölgesel kapılar içinde bizimkinde pasaport kuyruğu uzayıp gidiyor. Sadece iki kontrol açılmış. Kapıdaki durum İtalyan handling şirketinin pek umurunda değil. Bizim görevliler olsa bunu ayarlardı. Neyse açılış için çeşitli noktalardan, Roma-Milano'dan gelen THY görevlileri gün doğmadan çekip gitmişler. İşi yani operasyonun ilk gününü ellere bırakmışlar.
- Uçağa biniyoruz. Cehennem sıcağı. 30 dereceden fazla. Havalimanında bunalmış yolcular, ellerindeki çantalarla kabine girdiklerinde sıcaklık daha da artıyor. Ter kokusu kesif bir şekilde her yeri sarıyor. İnsanlar oflayıp, pufluyorlar. Çoğu yabancı yolcu, fazla seslendirmiyorlar. Ama içlerinden de iyi şeyler geçtiğini sanmıyorum.
strong class'read-more-detail'Haberin Devamı- Uçakta yerde iklimlendirme sistemini de besleyen APU (bir tür jeneratör) çalıştırılmamış. Hadi diyelim köprüde bununla ilgili bir kısıtlama var ama harici soğuma da devreye alınmamış. Pilotlar durumdan memnun. Kabin ekibi sıkıntıda. Milletten homurtular yükselirken push-back'den hemen önce APU çalışıyor ama kabinin soğuması neredeyse irtifaya çıktığımızda yeni başlıyor. Ter kokusu geçmiyor. Kabinde hava ağır, çok ağır.