Trumpizm üzerine bâzı notlar(3)

Kredi kapitalizminin doğurduğu ağır meselelerin kitlesel olarak bir düş bozumuna sebebiyet vermesi mânidardır. Entelektüel olarak sürdürülen ince yapıbozum çalışmalarının gerçek hayattaki karşılığı ,ironik olarak, her nev'i kabalığa yol açan düşbozumu oldu. Bu da yuppiehippie dünyâların incelme tutkusuyla maddî olarak çelişiyordu. (Bu, siyâsette demokratik bir çelişki; bir çoğulculuk- çoğunlukçuluk ayrışması ve kutuplaşması olarak geri döndü). Yuppie düny3alardaki incelme duygusu ve bu duygununKredi kapitalizminin doğurduğu ağır meselelerin kitlesel olarak bir düş bozumuna sebebiyet vermesi mânidardır. Entelektüel olarak sürdürülen ince yapıbozum çalışmalarının gerçek hayattaki karşılığı ,ironik olarak, her nev'i kabalığa yol açan düşbozumu oldu. Bu da yuppiehippie dünyâların incelme tutkusuyla maddî olarak çelişiyordu. (Bu, siyâsette demokratik bir çelişki; bir çoğulculuk-çoğunlukçuluk ayrışması ve kutuplaşması olarak geri döndü). Yuppie düny3alardaki incelme duygusu ve bu duygunun sâiklerinin herhangi bir toplumsal ahlâkî iddiası yoktu. Yuppiehippie tarzın büyük çapta sekülerist bir nitelik göstermesi dikkat çekicidir. Bunun hedonist narsisistik bir sekülerizm tarzı olduğunu düşünüyorum. Buna mukâbil alt veyâ düşkün orta sınıf tepkileri kendisini şu veyâ bu oranda din(cilik), gelenek(cilik) ve topluluk (culuk) üzerinden gösteriyordu. Bu kutuplaşmalardan türeyen tepkiler, büyük çoğunluklar kaybederken bunu umuruna koymayıp hâlâ kazanmakta olan yuppie tabakaların kamusal açılımlarını sarsıyor ve onları daha da içine kapatıyor, gergin ruhsal durumlara sevk ediyordu. Gergin yuppiehippie gettolaşmalarıydı bu..(Denizkıyısı Coastline Amerikası ile OrtabatıMidwest Amerikası arasındaki ayrışma; bizdeki Sâhil Anadolusu ile Anadolu Platosu arasındaki ayrışmaya ne kadar da benziyor. Yeri gelmişken kaydedeyim; ABD seçimleri evvelinde Türkiye'de bâzı gazetecilerin Biden karşısında, hayli yanıltıcı bulduğum şekilde yürüttüğü Trump taraftarlığının kökleri de burada olsa gerekir).. 1980'ler ve 1990'larda yuppiehippie dünyâlar kendilerinden çok emin ve rahattı. 2000'lerden sonra ise bunun yerini kitlelerden duyulan kronik tedirginlikler aldı. Artık eskisi kadar meydan okuyucu değildiler. Daha çok müdafaaya geçtiler. Psikoz yüklü bir tedafüî hayattı bu. Ferahfezâ sörflerin eski tadı kalmamıştı. Bir sonraki adım ise, zannediyorum ki bu psikozun ileri evresinde,yuppiehippie dünyalar kritik bir akıl tutulması (delirium) prizmasından geçti. Büyük bir kırılmaydı bu. Neocon saldırganlıkla yuppiehippie dünyâların kaynaşması (füzyon) neticelenen bir kırılmanın eseriydi bu. Çok derinlerde işlediği için nasıl olduğunu hâlâ anlayabilmiş olduğumu söyleyemem. Ama ıspatı yuppiehippie dünyâların temsilcisi olan Demokratların neoconlarla özdeşleşmesidir. Neocon ve yuppiehippie dünyâları birleştiren sürecin arkasında hiç şüphe yok ki, Cemil Şinâsi Türün'ün çok çarpıcı ve kavratıcı bulduğum üzere kâğıtçı olarak nitelediği finans çevreleri var. Teknoloji çevrelerinin de başlarda onlarla işbirliği yaptıkları biliniyor. Bill Gates, Jeff Pezos, Sundar Pichay,Tim Cook, Marc Zuckerberg, tekmil Demokratları destekliyorlardı. Onların arasında sâdece Elon Musk Trump'ın arkasındaydı. Kazanan Trump olunca, bu adamlar hiçbir izaha gerek duymadan, pişkinlikle Trump'ın saflarına geçiverdiler. Kâğıtçıların yediği en ağır darbe buydu. Tekno elitleri kaybettiler. Tek müttefikleri, yine askerî ve sivil bürokrasiyi temsil eden, Türün'ün bulduğu isimle makasçılar kaldı. Kritik olan bu dinamiği anlamakla alâkalıdır.Artık demode hâle gelen yuppie dünyâ, finans ve mühendisliğin evliliğinden doğan bir ekonomipolitik bir zâtiyetti. Bunlar kriz sağanağına yakalandığımız 2000'lerde yanlarına