Cüz'î irade mi öndedir, meyelan mı

Ali Vapurlu: "Cüz'î irade mi öndedir, meyelan mı"Cüz'î İraderade iki kısımdır: Küllî İrade, Cüz'î irade. Küllî irade, zerrelerden kürelere kadar, bütün kâinatta gerçekleşen bütün işleri vakıada olduğu gibi takdir eden Allah'ın iradesidir. Her şey Allah nasıl dilerse öyle oluyor. Allah'ın dilemesine küllî irade deniyor. Allah'ın irade sıfatı bütün diğer sıfatları gibi sonsuzdur ve bütün her şeyi kuşatmıştır. İnsanın iradesine gelince, insanın kendi davranışları ile sınırlı ve bir emr-i itibariden ibaret olan kendi küçücük iradesidir. Bediüzzaman'ın, "Cüz-î ihtiyârînin icada kabiliyeti yok, bir emr-i itibârî hükmünde olan kisbden başka insanın elinde bir şey bulunmuyor." 1 Keza, "İrâde-i cüz'iye-i insaniye ve cüz-î ihtiyâriyesi, çendan zayıftır, bir emr-i itibârîdir." 2 Cümlelerinden anladığımız, kisbin emr-i itibarî olduğu gibi, kisbe mahal olan cüz'î iradenin de emr-i itibarî olduğudur. Maturidîye göre de zaten meyelan da, cüz'î irade de emr-i itibari'dir. Eş'ârî ise meyelana ve cüz'î iradeye mevcud nazarıyla bakıyor. Eş'âiye'ye göre emr-i itibarî olan, cüz'î iradenin tasarrufudur. Emr-i itibarî aslında yok hükmünde bir şeydir. Fakat insanın hür davranışlarına mercidir; bu bakımdan var kabul ediliyor. Var diyemiyoruz. Çünkü var dediğimiz anda, o şeyin yaratılmış mevcut bir şey olması gerekiyor. Yaratılmış mevcut şeyler ise doğrudan Allah'a aittir. İnsana aidiyeti yoktur. Böyle bir durumda insanın iradesi de, hürriyeti de kalmaz. İnsana ait olan bir şeyin ise, ancak emr-i itibari derecesinde, yok hükmünde varlığı kabul edilir. Meyelan Meyelan, bütün meyil ve eğilimleri ifade eder. "Cüz'î irade" dediğimiz mekanizma ise, meyiller içinden bir meyil ile harekete geçer. Üstad Hazretleri'nin şu cümlelerini inceleyelim: "Şu meyelanlar, irade-i İlâhiyeden gelen evamir-i tekviniyenin tecellileridir, cilveleridir." 3 Bu cümlede "meyelan", İlâhî iradeye bağlı olarak ortaya çıkan tabiattaki eşyanın fıtrî meyilleridir. Meselâ suyun "fazla yer tutacağım!" demesi bir fıtrî meyelandır ki, metin demir onu yalan çıkaramaz; sözünün doğruluğu demiri parçalar. "Meyelanın muzaafı olan arzu ve onun muzaafı olan iştiyak ve onun muzaafı olan aşk-ı İlâhî, onu daima marifet-i Zülcelâl'e sevk eder." 4 cümlesinde meyelan, arzunun temelinde, öncesinde var olan şeydir. Meyelan arzudan zayıftır. Cüz'î irade de zayıftır. Arzu ise, meyelanın ve cüz'î iradenin bir tercihe evrilmiş şiddetli istek halidir. Meyelan istek demek değildir. Ama arzu istektir. "İnsanın fiilleri kalbin, hissin temayülatından çıkar. O temayülat, ruhun ihtisasatından ve ihtiyacatından gelir." 5 cümlesinde ise, "kalbin