Siyasette liderlerin verdikleri doğru kararlar kazanmalarını sağlıyor. Yanlış kararları ise kayıpla sonuçlanıyor. Bazı yanlış kararlar var ki yalnızca sahibine değil, parti tabanına, topluma çok şey kaybettiriyor.

Bu deneyimi, muhalefet liderleri ve muhalif taban son genel seçimlerde derinden etkilenerek yaşadı.

Kaybedenlerden İYİ Parti'ye bakalım. Seçimlerin hemen ardından Eskişehir'den İYİ Parti oylarıyla seçilen Nebi Hatipoğlu, kendi partisine ve muhalefete muhalefet etmeye başladı. Kendisini seçen İYİ Partili seçmenle hesaplaştı mı bilinmez ancak iktidar partisine katılınca eski partisinden birtakım iddialar gündeme getirildi. Burada İYİ Parti üst yönetimine de sorulması gereken bir soru var: Adaylarınızı hangi ölçütlere göre belirliyorsunuz

İstifa eden milletvekillerinden Bahadır Erdem'in nedenleri "en akla yatkın" duranı. Seçim sonrasında partisinin politikalarını yanlış bulduğunu söylüyor.

Bu satırlar yazılırken Ankara Milletvekili Adnan Beker de İYİ Parti'den istifa etmişti. Genel seçimin ardından Ankara'da "siyaseti yakından bilenlerle" sohbet ederken "AKP'ye en kolay geçecek milletvekilinin Beker olduğu" iddia edilmişti, yadırgamıştık. Sonucu yakında belli olur...

İstifaların sürmesi beklentisi var ve bu kararları alan İYİ Parti'nin üst yönetimine bir bedelinin olacağı açık.

Genel seçimlerin sonucuna bakılırsa CHP'de de yanlış kararlar dizgesi olduğu ortada. Kararları verenlere yansımaları oldu, önümüzdeki dönemde de olacak gibi... Şimdi, CHP yeni bir dönemeçte ve üst yönetimin bunlardan ders çıkarması gerekiyor. İlk aldığımız işaretler, sürecin saydam ve samimi yürütülmesinin istendiği yönünde.

Tartışılan konu şu: Belediye başkan adayları nasıl belirlenmeli. Siyasetin kuralı CHP'de ne olacak

Son dönemde kuralı olmayan bir siyaset yürütüldü. Milletvekili adaylarının neye göre belirlendiğini kimse saydam bir şekilde kamuoyuyla paylaşmadı. Önseçim de yapılmadı, parti üyelerine de sorulmadı. O zaman ölçüt neydi

Şüphesiz bu tartışma CHP'de yapılmaya devam edilecek.