Kediler bizi neden yalıyor

KEDİLER günde yaklaşık 8 saatlerini kendilerini yalayarak tımar ederek geçirebilir.

Bu onlarda aynı zamanda sosyal bir rol. Yetişkin kediler çiftleşmeden hemen önce bu davranışı sergiliyormuş.

Peki kediler neden bizim elimizi kolumuzu yalıyor İşte bundan pek emin değiliz. Bazı teoriler var. Üç teori şöyle sıralanmış: Size güvendiklerini gösteriyorlar. Cildinizden biyokimyasal bilgilere erişiyorlar. Sizi sahip oldukları şeylerden biri olarak işaretliyorlar.

Sizi bilmem, benim üçüne de itirazım yok. Uzmanlara göre bu konuları detaylandıralım.

Kedilerin bize güvendiklerini göstermek için bizi yalama ihtimalleri var. Ya da bizi ciddi bir rakip olarak görmediklerini belirtmek için bunu yapabiliyorlar. Hayvan psikolojisi uzmanı Dr. David Sands bu konuda, "Bu tür bir yalama, temelde karşılıklı tımarlama olan allogrooming olarak bilinen kediden kediye bir davranışa benzer. Bir kedi bunu çok genç, kör ve sağır bir yavruyken annesinden öğrenir. Bu temelde yavru kediyi temizlemek ve sosyal bağları güçlendirmek içindir" diyor. Sözün özü aslında kedilerin bizi yalaması bizle dostluk kurduklarının garantisi değil. Sadece bizimle düşman olmadıklarına dair net bir gösterge.

strong class'read-more-detail'Haberin Devamı

Biyokimyasal teoride kedinin tenimizdeki kokudan hoşlanması var. Sands'tan dinleyelim: "Kedilerin tat alma tomurcukları çok hassastır - diğer hayvanlardan gelen feromon salgılarını da içerebilen kokuları derimizden alabilirler. Elinizde tuz, nemlendirici ya da yeni yediğiniz bir şey de olabilir. Kediler için tüm bunlar ilginç kokulardır ve yalayarak bunları kontrol edebilirler. Sadece bu olabilir."

Sahiplenme oyunu teorisine göre de kedilerin en çok sevdiği şey olan kendi kokularını üzerimize bırakmaya çalışıyor olabilirlermiş. Sands diyor ki, bir kedinin siz onu okşadıktan sonra kendini yalamasının nedeni tamamen sizin kokunuzdan kurtulmak içindir. Bu sayede de kediniz "Bu benim" diyebiliyormuş. Benim buna da itirazım yok.

strong class'read-more-detail'Haberin Devamı

BİR ÇOCUK KÖPEKLE BÜYÜRSE

AVUSTRALYA'da bir araştırma yapılmış. Bir ailenin köpek sahiplenmesinin aile bireyleri arasında fiziksel aktiviteyi nasıl etkilediğine bakılmış. Sonuç özellikle genç kızlarda fiziksel aktivitenin çok arttığı yönünde. Avustralyalı araştırmacılar, okul öncesi çağdan başlayarak üç yıl boyunca 600 çocuğu takip etmiş. Çocukların fiziksel aktivitelerini, ne kadar hızlı, uzun ve yoğun hareket ettikleri gibi şeyleri izlerken ebeveynlere de çocuklarının aktiviteleri ve ailelerinin köpek sahibi olup olmadıkları hakkında anket yapmışlar. 204 çocuğun deney boyunca köpeği varmış. 58 çocuk deney sırasında köpek sahiplenmiş, maalesef 31 çocuk da bu sürede köpeğini yitirmiş. Köpeği olan kız çocuğu normale göre günlük 52 dakika daha fazla aktivitede bulunuyor. Ama kötü bir yanı da var. Köpeğini kaybettiğinde de günde 62 dakikalık bir geriye düşüş yaşanıyormuş. Uzmanlar sonuç ne olursa olsun bir köpek sahiplenmenin çocuklarda ve yetişkinlerde hem hareketin artması hem duygusal olarak iyileşme bakımından çok önemli olduğunu söylüyor.