Sosyal medyanın olduğu ortamda demokrasi olabilir mi

Umarım özgürlükçü (liberal) demokrasinin son 15-20 yılda global düzeyde hızlı bir zayıflama sürecine girdiğini ve önemini yitirmeye başladığının farkındasınızdır. Eğer, üstelik Türkiye'de yaşayan insanlar olarak, bunun farkında değilseniz, açıkça söylemeliyim sizde çok ciddi bir sorun var demektir bu. Başta siyaset olmak üzere önemli konular hakkında nasıl düşündüğünüzü bir defa daha masaya iyice yatırıp ele almanızda yarar var. Eğer özgürlükçü demokrasinin öneminin azalmaya başlamasının dünyamızda neden olduğu ciddi sorunların farkında bile değilseniz demokrasinin azalmasıyla birlikte daima gelen düşünme yeteneğinin azalması sorunu da yaygın oluşmaya başlamış demektir memlekette. Neyse bugün sorun bireylerin nasıl değişip daha bilinçli olabileceği değil. Burada sorunum özgürlükçü demokrasinin zayıflama sürecine girme zamanlamasının ülkemizde ve global düzeyde sosyal medya kullanımın artmasına da denk geldiğini görmenizi istiyorum. Bunu şimdi hemen hızla görmeye başlamanızı beklemiyorum tabii ki, hatta çoğunuzun yazıyı okumayı burada kesip hemen cep telefonlarınıza sarılıp sosyal medyada size önemli gelen gereksiz konularda fikirler bildirmeye başlayacağınıza da eminim. Ama yine de kullanmayı pek sevdiğiniz o medyanın insanlar için düzgün bir geleceğin garantisi olan özgürlükçü demokrasinin sonunu getiriyor olabileceğini biraz olsun öğrenip hatırlarsanız o zaman bu yazı da amacına ulaşmış olacaktır. Bu ana girişten sonra sosyal medya ile demokrasi bağlantısı hakkında biraz konuştuktan sonra da buna bağlantılı bazı konuları açacağım. Demokrasi düşmanlığı YAZARLAR 05.09.2022 - 04:33 Güncelleme: 05.09.2022 - 04:34 ABONE OL Sosyal medya şirketleri ve bu medyayı yoğun kullanan medya kuruluşları sosyal medyanın demokrasiyi zayıflatmadığı gibi aksine birçok insanın farklı görüşleri duyup diyalog ağları oluşturmasına imkan verdiği için demokrasiyi güçlendirdiğini bile söylüyorlar. Yale Üniversitesi'nde profesör olan Jonathan Haidt 'Yes, Social Media is Really Undermining Democracy' (Evet Sosyal Medya Demokrasiyi Gerçekten Zayıflatıyor') başlıklı The Atlantic dergisindeki yazısında birbirine zırt görüşte olanların aynı verilerden nasıl farklı sonuçlara varabildiklerini de bilimsel incelemiş. Evet doğrudur bugün her görüş, her duygu, bunlar ne kadar anlamsız da olsa, mutlaka iletişime çıkabiliyor ve başkalarıyla bir diyalog başlatma sonucunu bile doğurabiliyor bu manasız başlangıçlar. İlk önce şunu tespit etmeliyiz; liberal (özgürlükçü) demokrasinin zayıflamaya, önemsizleştirilmeye başlandığı son 15 ile 20 yılda, aynı dönemde çok fazla görüşün duyulabildiği ve üzerinde konuşulabildiği bir dönem de oldu. Demokrasinin sadece her görüşün her duygunun duyulması ve üzerinde konuşulması ile güçlenmeyeceği ama bunun yerine sosyal medyanın izin vermediği türde derin nitelikli düşünmenin olabildiği bir ortamda üzerinde iyi düşünülmüş ve düşünce düzeyinde eşit olanlar arasında diyalogla geliştirilmiş sağlam fikirlere ihtiyaç olduğu da ortada. Sürekli duygu patlamalarının yaşandığı, benzer duygularda olanların birer yankı odasında toparlanıp sadece kendi duygularının seslendirilmesini duyan kavimlere dönüştüğü, o anda hangi nefretin daha popüler olacağı rekabetinin sürekli bulunduğu sosyal medya, demokrasinin tedavi edilmesi için gereken düşünceli, derin fikirlerin oluşmasına imkan vermediği gibi bunların ölmesine de yol açıyor. Türkiye'den bir örnek vereyim. Bugün ülkemizin geldiği noktada o kadar fazla derinleşmiş sorunumuz var ki ülkemiz o kadar varoluşsal sorunlarla karşı karşıya ki cumhuriyet tarihimizde belki de ilk kez bu kadar derin düşünceli, iyi, çok taraflı düşünülmüş fikirlerin üzerinde konuşmaya ihtiyacımız var. Sosyal medya fikirleri tartıştırmadığından sadece aynı duyguları paylaşan kavimlerin kendi seslerini dinlemekten hoşlandığı ve insanları acaba şimdi kimden nefret etsek arayışında oldukları ortamı sağladığından zaten zayıflamış olan demokrasimiz sosyal medyanın eline kaldığında kurtarılamayacağı gibi mutlaka da kısa sürede daha da çökecektir. Her insanın aklına gelen ilk duyguyu paylaşmaya kendini özgür hissettiği değil ama az sayıda insanın üzerinde düşünülmüş fikirleri paylaşabilip bunu tartışacağı ortamlara ihtiyacımız var. Bunun elitist bir yaklaşım oluğunu düşünenlere ise evet bu tavrıyla övünen elitist bir bakıştır. Benim neden önemli oldukları belli olmayan insanların basit duygularını okumaya değil kendini elit gören düşünce insanlarının fikirlerini okuyup anlamaya ihtiyacım var. Türkiye'nin de geleceğini kurtarabilmek için ihtiyacı aslında budur. Sosyal medya duyarlılığı ile gazete yapılır mı YAZARLAR 05.09.2022 - 04:33 Güncelleme: 05.09.2022 - 04:35 ABONE OL Sosyal medya ortamının bende yarattığı umutsuzluk ve tedirginliği daha da arttıran bir haber hala daha çıkmayı sürdüren bazı kağıt baskı gazetelerin dünyasından geldi. Bu habere göre bir gazetenin başarılı olduğu nedense söylenen yayın yönetmenin bu başarısının gazetesinde sosyal medyada önem verilen konuları işlemesine dayandığı ciddi ciddi anlatılıyordu. Düzgün gazeteciliğin, doğruları aramak zor da olsa bunu deneyen gazetelerin ana çalışma ilkelerine tamamen karşı olan sosyal medyada öne çıkarılan konularla başlık atıp haber yapmak galiba bir anlamsızlığı bilinçli denemek