Ekonomik sıkıntının en çok etkilediği sektörlerden biri de futbol. 5 yabancı ile lige başlayan takımlar var. Anadolu takımları zayıfladı. Geçen senelerde ligde dengeyi bozan Anadolu takımları dahi zayıfladı. Konya, Antalya ve Alanya hariç. Bu 3 ekip kuvvetlerini koruyorlar. Bu sezon büyükler, Anadolu takımlarına karşı geçmişe göre daha az puan kaybı yapar. Ama dediğim gibi Konya-Antalya-Alanya hariç. Yani Antalya ile oynamak hala çok zor. Üstelik yapılanmanızı henüz tamamlamadıysanız. Bir de bu mevsimde ve bu zeminde. Şartlar tümüyle Galatasaray aleyhindeydi yani. İlk devrenin 16-25 dakikaları arası hariç tüm anlarında ev sahibi etkiliydi. Antalya bu devre biri penaltı olmak üzere 2 yüzde yüz pozisyonda öne geçemedi. Muslera 2 pozisyonda da takımını oyunda tuttu. Kalecinin şampiyonluk yolunda ne kadar önemli bir pozisyon olduğunu bu tecrübeli kaleci bir kez daha ispat etti. Bu devrede Yunus'un bireysel becerisi ile yarattığı 2 pozisyon dışında Galatasaray üretim sorunu yaşadı. Kerem'in direkten dönen şutu karambol sonrasıydı. Net akınlar ve hücum planları göremedik. Savunma arkasına ise çok adam kaçırdılar. 2. devreye de Antalya iyi başladı ve Muslera bir kez daha iyi bir kurtarış yaptı. Ama 55'ten sonra tamamen Galatasaray ağırlığına döndü oyun. Yine de etkili santrfor Seferovic'e top getirilemedi. Yunus yorulup Kerem tamamen kaybolunca hiç aksiyon alınamadı. Sadece Antalya tehlikesi bertaraf edilmişti. Okan Buruk tahmin ettiğim ve düşündüğüm tüm değişiklikleri yaptı. Biraz zamanlaması geç olabilir. Frederik Midtsjo çok