Hiçbir doğruluğu olmayan beslenme önerileri

Maydanoz kürü, karaciğer yağlanmasına birebir... Lahana turşusu B12'yi yükseltir... Alkali suyu eksik etmeyin... C vitamini takviyesi şart... Üzgünüm ama hepsi yalan! Lütfen yanlışları yaymayın, işte doğrular

Bu hafta özellikle sosyal medyada doğru gibi yayılan safsataların peşine düşeceğiz. İnsanların birbirine 'bir bilenden' diye aktardığı yanlışları düzelteceğiz. Siz siz olun emin olmadınız şeyleri denemeyin, yaymayın. Öyleyse başlayalım...
MAYDANOZ, KARACİĞERİ TEDAVİ EDEMEZ!
Maydanoz limon kürü karaciğer yağlanmasını tedavi etmez. Boşuna uğraşmayın. Maydanozu salataya doğrayın, kahvaltıda bolca yiyin. Limonu da salataya sıkın. Bir kür yapmanıza gerek yok. Karaciğer yağlanmasını azaltan en önemli adım kilo vermektedir. İkinci en önemli adım endüstriyel glikoz ve früktoz içeren besinleri kesmektir. Üçüncü trans yağ içeren hazır besinlerden uzak durmaktır.
KIRMIZI LAHANA KÜRÜ, B 12 DÜZEYİNİ ARTTIRMAZ
Lahana turşusu gibi fermente sebzeler de B 12 düzeyini yükseltmez. Bağırsaklarımızda bakteriyel sentez ile B 12 vitaminiyle K, B 1 ve B 2 vitamini sentezi olur ama günlük ihtiyacımıza katkısı neredeyse minimumdur. Kan B 12 düzeyini ya kırmızı et, beyaz et, yumurta, süt ürünleri tüketerek arttırabilirsiniz. Ya da B 12 emilimini etkileyen etmenler belirlenip uygun doz uygun formda B 12 desteğiyle kan B 12 seviyesini arttırabilirsiniz.
ALKALİ SUYUN SAĞLIĞA FAYDASI TANIMLANMAMIŞTIR
Siz ne kadar çok alkali su içseniz de mide ve böbrekler hem vücut sıvılarını hem kanın pH sını dengeleyecek fizyolojik değişimlerle kontrol altına almayı sağlar. Mide asidi yüksek olduğu için alkali su mideye geldiğinde mide sıvısının geçici olarak alkali olmasını sağlasa da bu durum uzun sürmez. Alkali su kan Ph sını da hafifçe yükseltecek olsa da böbreklerimiz kanın pH değerini dengelemek için hızla harekete geçecektir. Alkali su reflüsü olanlar için potansiyel mide yanmasını giderse de bu da geçicidir. Anlayacağınız alkali su tam bir pazarlama harikasıdır. Tavsiyem, alkali değil normal su için.
C VİTAMİNİ KULLANMA ZORUNLULUĞU, KOCA BİR YALAN!
Meyvelerdeki C vitamini, diğer tüm vitaminler sıfırladı; bu nedenle C vitamini takviyesi kullanma zorunluluğu koca bir yalandır. Hatta daha ileri giderek herkesin düzenli omega 3 kullanması şart çünkü bugün artık besinlerde omega 3 alma şansımızın kalmadığı söylemi de koca bir yalandır. C vitaminini maydanoz, biber, kivi ve turunçgillerden günlük ihtiyacınız kadar kolayca sağlayabilirsiniz. Haftada 2 kere yağlı balık yiyerek her gün yumurta tüketerek haftalık omega 3 gereksiniminizi karşılayabilirsiniz.
GLÜTENSİZ BİR HAYAT ZOR
Dünya Çölyak Hastalığı Vakfı, doktor ve diyetisyenlerinin klinik tecrübeleri, tüm bilimsel bilgilere hakimiyeti ve yaptıkları en yeni araştırma sonuçları bize glüten konusunda Türkiye'de konuşulan doğru olmayan bilgileri bir kere daha irdelememiz gerektiğinin altını çiziyor. Çölyak hastalığı glütene karşı ince bağırsak zarına saldırı yapan genetik otoimmün bir hastalıktır ve eğer glüten kesilmez ise bu saldırının etkileri tüm vücuda yansımaktadır. Yaşam boyu sıfır glüten diyeti çölyak hastaları için şarttır. Bir de kesin teşhis yöntemi bulunmayan çölyak dışı glüten duyayalılığı bir alerji ya da otoimmün bir hastalık değildir. Uzun zaman sürse de bu durum bir hastalığa neden olmaz.
Geçici glüten kesme semptomları azaltır. Çünkü zamanla bu durum düzelebilir. Buğday alerjisinde glüten değil buğday proteinine karşı kurdeşen, kızarıklık, karın ağrısı ve burun akıntısına neden olur. Bu durumda sadece buğdayı kesmek yeterlidir. Öncelikle sağlıklı tüm bireylerin büyük çoğunluğu genetik olarak buğday, arpa, çavdar ve yulafta bulunan glüteni kolayca sindirebilme yatkınlığa sahibiz ve glüten yeme konusunda herhangi bir sorun yaşamayız. Herkes sağlıklı kalmak için glütensiz beslenme zorunda asla değildir. İşlenmiş glütensiz ürünlerin çoğu ürün içinde olan bağlayıcılar, nişasta, dolgu maddeleri, kıvam artırıcılar ve koruyucular sebebiyle farklı sindirim sorunlarına neden olabilirler. Glütensiz ürünler yüksek kalorili, yüksek yağlı ve yüksek şeker içeriğine sahiptir. Sağlıklı bir bireyin glütensiz diyet uygulaması otoimmün sistem hastalıklarından korumaz. Çölyak dışı sedef hastalığından romotoid artrite kadar birçok otoimmün sistem hastalıklarının hiçbirinde glütensiz diyet önerilmemektedir. Glutensiz diyet sadece çölyak şüphe veya tanısı olan otoimmün sistem hastalıklarında semptomların azaltılması için endikedir ama hastalığın tamamen geçmesinde değil bunu özellikle vurgulamak önemlidir.
YEDİĞİMİZ BESİNLERDEN DAHA ÇOK VİTAMİN ALMANIN KURALLARI
Besinlerde vitamin kayıplarını en aza indirecek mutfak sırları daha iyi beslenmenize yardımcı olacak. Mutfağımıza aldığımız yiyecekleri doğru saklamak, hazırlama aşamasında bazı önemli kurallara dikkat etmek ve en iyi pişirme yöntemini seçmek bolca vitamin dolu besin tüketmenizi sağlayacaktır. Mutfakta dikkat etmeniz gereken 7 kurala dikkat etmenizi tavsiye ederim.