Erdoğan'ın yerinde olsam en çok ondan korkardım

Bunlarla iletişim kurmak hem çok zor hem çok eğlenceli. Nihayetinde, "ironi" marifetiyle "iletişim" kurmak da mümkün ya ondan "eğlenceli" diyorum. Gerçekten çok naifler. Hem de "Size ne bizim cumhurbaşkanı adayımızdan" diyecek kadar! Sanki dersin, adayları cumhurbaşkanı seçilirse sadece bunları yönetecek. Hayır yani, ışıklar içinde yatası Bekir Coşkun vaktiyle Abdullah Gül için "O benim cumhurbaşkanım değil" dedi de ne oldu Gül'ün verdiği kararlar onun için bağlayıcı olmadı mı Kaldı ki bu kadar "önyargı" da bünyeye zarar. Belki seçeceğiniz aday AK Partili seçmenin kararını gözden geçirmesine neden olacak! Mesela, Engin Özkoç'u aday göstersinler benim bile kafam karışır. Kararım değişir mi emin değilim ama "Biz nasıl bir evrende yaşıyoruz" sorusundan başlayarak ontolojik sorgulama yapacağım kesin. Gülşen'i aday gösterseler, bizim mahalle berberi Nizamettin'in kafası karışmakla da kalmaz, gider direkt oyunu ona verir. Çünkü berber dükkânının duvarları Gülşen'in posterleriyle dolu. Demem o ki, sabit fikirli olmamak lazım. Gram değişmediler. Kılıçdaroğlu'nu CHP Genel Başkanlığı'na getirdikleri kongre dönemimde de aynı şeyi yapmışlardı. "Bundan olmaz!.." demiştim de "Sana ne, sen karışma, kıskanma" diye kaptırıp gitmişlerdi. Matine-suare "Gandi Kemal... Sakin Güç... Karaoğlan..." güzellemeleri yapıyorlardı. Bunların bir gazetecisi o kongrede çoraplarıyla masaya çıkmış oynuyordu, bir diğeri de "Kılıçdaroğlu coşkun bir ırmak gibiydi. Sessiz bir devrim gerçekleştiriyor..." diyordu. Şimdi bunların çoğu "Başımızın belası!" demeye getiriyorlar. İçlerinde en aklı başında olanlardan Soner Yalçın biraderimiz de Peygamber soyundan (Seyyid) geldiğinden girmiş Horasan'dan çıkmıştı. Bugünlerde o da "Kılıçdaroğlu, İmamoğlu'nu saksı olması için mi Ankara'ya çağırdı" diyor. Terlik, saksı gidiyorlar. Allah encamlarını hayreylesin... Muharrem İnce'yi de kimseciklere elletmiyor, kedi b.kuna sahiplenir gibi sahipleniyorlardı. Sonra bizzat kendileri atmadıkları b.k kalmadı. Nagehan Alçı'yı gezisine dahil etti diye sildikleri İmamoğlu'nu da şimdi tekrar "kahraman" ilan ettiler. Bunların "yüce bilge"