Zenofobi

Zenofobi (xenophobia) eski Yunanca'da yabancı, garip anlamındaki xenos, ve korku anlamındaki phobos kelimelerinden türetilmiş bir tabir. Yabancı ve farklı olarak algılanan kimselere yönelen önyargıyı, korkuyu, nefreti ve düşmanlığı tanımlamak için kullanılıyor.Antik Yunan'da tüm yabancılar köleleştirilmesi gereken "barbarlar" olarak tanımlanırmış.O zamanlardan günümüze insanoğlu, bir milleti teşkil eden kimselerin tümünün birden iyi ya da kötü olmadığını, insanların deri renklerinin onları vahşi ya da aşağı yapmadığını, medeniyetin biraz da farklı kültürleri bir arada yaşatabilme becerisi olduğunu öğrense de, içerideki ve dışarıdaki "yabancılara" karşı hissettiği şüphe, güvensizlik, korku ve nefretten kurtulabilmiş değil.Zenofobinin iki ana türü var: Kültürel zenofobi ve göçmen zenofobisiKültürel zenofobi, aynı toplum içinde bulunup başka grup veya milliyetlerle ilişkili olanlarına, hâkim kültürden din, lisan, giyim, müzik gibi alanlarda, geleneklerde veya sembollerde ayrışanlarına karşı tepki geliştirmeyi içeriyor.Mesela nasyonal sosyalist Almanların, yıllarca bir arada yaşadıkları Yahudilere, Amerikalı ırkçı Ku Klux Klan örgütünün, kendileriyle aynı topraklarda var olma mücadelesi veren zencilere yönelttiği nefret ve şiddet gibi.Göçmen zenofobisi ise bireyin ülkesine başka ülkelerden göç eden, farklı din veya ırklara mensup insanlara düşman olmasını, onlara karşı şüphe, korku ve nefret hissetmesini içeriyor.Pandeminin sarstığı dünyada yaşanan gelişmeler -sağlık endişeleri, bölgesel savaşlar, yükselen enflasyon, işsizlik, yoksulluk ve açlık- göç dalgalarını tetikleyince "zenofobi" -her türüyle- kitlelerde daha geniş karşılık bulmaya başladı.Bir geri besleme döngüsüne girmiş gibiyiz.Ekonomik alanda yaşanan küresel kriz, düzensiz göçleri tetikliyor.Göç alan ülkelerdeki insanlar fakirleşmelerinin, işsiz kalmalarının sebebinin ülkelerine gelen kalabalık göçmen grupları olduğu fikrini derhal benimseyiveriyorlar.Endişelerinin acilen izalesi için kararlı, karizmatik, kendinden emin, "iş bitirici", otoriter liderlerle meylediyorlar.Otoriter liderler, -tabiatları gereği- problemleri, yetkin ekiplerce iyi düşünülmüş ve zamana yayılmış programları hayata geçirerek değil, kaba kuvvetle ve hızla çözmeye çalışıyorlar.Ülkelerine yerleşmiş, iyi kötü entegre olmuş, ekonomiye katkı sunmaya başlamış göçmenlerle yeni gelenleri aynı çuvala koyup "defetmek" gibi, yeni gelecek olanlara karşı yüksek duvarlar örmek gibi, denizden gelenlerin teknelerini batırmak gibi, mültecileri başka ülkelerdeki toplama kamplarına göndermek gibi zenofobik kitlelerin çok hoşuna giden ama aynı ölçüde acımasız, mantıksız,