Devamsız işçiye tazminatsız fesih
İş sözleşmeleri, işçiye ve işverene karşılıklı olarak birtakım hak ve yükümlülükler yüklemektedir. Bu çerçevede işçinin en temel yükümlülüklerinden biri, işverenin belirlediği çalışma düzenine uygun şekilde iş görme edimini yerine getirmesidir. İşçinin işyerine zamanında gelmesi, mazeretsiz şekilde devamsızlık yapmaması ve görevini yerine getirmesi, iş sözleşmesinin sürdürülebilir olması bakımından oldukça önemlidir.
Çeşitli zamanlarda işçiler, herhangi bir mazeret bildirmeksizin işine devam etmemekte ve devamsızlık yapabilmektedirler. Bu tür davranışlar hem işin akış düzenini bozmakta hem de işverenin üretim ve hizmet faaliyetlerini olumsuz yönde etkilemektedir.
İşçinin devamsızlık yapması halinde öncelikli olarak işveren tarafından mazeret araştırmasına gidilmesi gerekmektedir. İşçinin hangi nedenden kaynaklı işe gelmediğinin araştırılması oldukça önemlidir. Nitekim işverenin fesih yetkisini kullanabilmesi işçinin haklı bir mazeretinin olmaması halinde gündeme gelmektedir.
İşçinin işe devamsızlığını haklı kılan durumlara örnek vermek gerekirse; işçinin hastalığı, aile fertlerinden birinin ya da yakınlarının ölümü veya hastalığı, işçinin tanıklık veya bilirkişilik yapması gibi haller sıralanabilir. Ancak ilgili durumların ortaya çıktığı hallerde işçinin işverene haber verilmesi de büyük önem arz eder.
4857 sayılı İş Kanunu'nun 25'inci maddesinde hüküm altına alınan haller işverene haklı nedenle fesih yetkisi vermektedir.
25'inci maddenin II. fıkrasının (g) bendinde ise "İşçinin işverenden izin almaksızın veya haklı bir sebebe dayanmaksızın ardı ardına iki işgünü veya bir ay içinde iki defa herhangi bir tatil gününden sonraki iş günü yahut bir ayda üç işgünü işine devam etmemesi." hükmü yer almaktadır.
Bu doğrultuda işçinin mazeretsiz devamsızlığı halinde işverene fesih yetkisi veren üç durum ortaya çıkmaktadır:
1. Ardı ardına iki iş günü işe gelmemek,
2. Bir ay içerisinde iki defa, herhangi bir tatilden sonraki iş günü işe gelmemek,
3. Bir ayda üç iş günü işe gelmemek.
Diğer yandan işçi tarafından yapılan mazeretsiz devamsızlıklar, işverene haklı nedenle fesih yetkisi vermesine karşın, işverenin bu yetkiyi kullanıp kullanmaması kendi iradesine bağlıdır.
Örneğin, ardı ardına iki iş günü geçerli bir mazeret bildirmeden işe gelmeyen işçinin iş sözleşmesinin işveren tarafından feshedilmesi zorunluluğu bulunmamaktadır. Ancak işyerinde uygulama birliği bakımından işverenin eşit işlem borcunu göz ardı etmemesi gerekmektedir.
İş günü olarak ifade edilen kavramın, işçinin fiilen çalışmakla yükümlü olduğu günleri ifade ettiğini unutmamak gerekir.