Beyaz Reform ve biraz ÖZEL'eştiri!

Her dert, her sorun bir şifa haberi bekler. Bu beklenti de, dertlerin dillendirilmesi, gündeme taşınması ile olur. Hamdolsun, bu misyonu yerine getirmenin onur ve kıvancı içindeyim. Daha önce köşe yazılarımda -Tıbbımızın geleceği "Masada kalmadan...!" (2020), Cerrahi sedyede! (2022)- ve çeşitli platformlarda yaptığım açıklamalarda, hekimlerimizin ve diğer sağlık çalışanlarımızın en önemli sorunlarının "malpraktis" (tıbbi hata) davaları, sağlıkta şiddet vakaları ve feda edilen yılların karşılığının maddi olarak ve hatta manevi olarak alınamaması...olduğunu özetlemiştim. Hekim ve tüm diğer sağlık çalışanlarının görevlerini yaparken, konsantrasyonlarını bozacak, başta ekonomik nedenler olmak üzere, yetersiz sosyal-kurumsal faktörlerin iyileştirilmesi, sağlıkta şiddete yönelik çok ciddi adımlar atılması, hekimlerin malpraktis korkusundan kurtarılması gibi çeşitli konularda adım atılması gerektiğine dikkat çekmiştim. Bu adımlar bir an önce atılmazsa Türk tıbbının çoklu organ yetmezliğinden kaybedilme riskiyle karşı karşıya olduğu uyarısında bulunmuştum. Bu çağrılarım yine en üst ve en etkin merciden karşılık buldu. Milletinin her derdine çare olmak için canını dişine takan Sayın Cumhurbaşkanımızın 14 Mart'ta gönüllerimize su serpen açıklamalarını yerinde dinleyenlerden biriydim. Orada Sayın Cumhurbaşkanımızın pek çok meslektaşımızın dillendirdiği sorunlarının çözümüne yönelik açıklamaları "Beyaz Reform" adı altında ete kemiğe büründürüldü ve bugünlerde meyvelerini de toplamaya başladık. Meyvelerini toplamaya başladık ifadesini öylesine kullanmadım. Sağlık Bakanlığımızın hekimlere "kamuya dönüş" için yaptığı çağrıya cuma günü itibarıyla 7000'den fazla başvuru olduğunu Sağlık Bakanımız Sn. Fahrettin Koca açıkladı. İnanıyor ve umuyorum ki Beyaz Reform'un etkilerini önümüzdeki günlerde çok daha fazlasıyla göreceğiz. Bilvesile, Sayın Cumhurbaşkanımıza sağlık çalışanlarımızın sorunlarının çözümü noktasında gösterdikleri hassasiyet ve teveccühleri ile minnettarız. Sağlık Bakanımız Sn. Fahrettin Koca'ya sağlık çalışanlarına güven aşılayan gayretleri ve Beyaz Reform'un hayata geçirilmesi doğrultusunda verdiği büyük mücadele için ve YÖK Başkanımız Sn. Erol Özvar'a, "Beyaz Reform"dan üniversitelerde görev yapan akademisyenlerin de yararlanması noktasında gayretleri için şahsım ve tüm fedakar sağlık çalışanları adına teşekkürlerimi arz ederim. Bu arada dikkat çekmek istediğim ve düzeltilmesini arzu ettiğim bir başka hususu daha ifade etmek istiyorum: Bu düzenlemelerde eksik kalan, Sağlık Bakanlığı ile afiliye olan üniversitelerin tıp fakültelerindeki temel tıp bilimleri mensubu öğretim üyelerinin hak mahrumiyetinin de bir an önce düzeltilmelidir. İnanıyorum ki, gözden kaçmasaydı eksik kalmazdı. Ve de inanıyorum ki kısa sürede düzeltilecektir. Bu önemli düzenlemelerin sonucunda kamudan özel sektöre geçen hekimlerin pek çoğu kamuya geri dönmeye başladı. Kamudan kaçışın ve kamuya geri dönüşün sebepleri iyice irdelenmelidir. Sebep sadece maddi kazanç olmamakla beraber en önemli unsurun ekonomik sebepler olduğunu da söylemekte fayda vardır diye düşünüyorum. Kamunun, tabiri caiz ise 1 birim verdiğine özel sektör 2 birim vererek yetişmiş,