Açlıktan ölenlerin vebali: Obezite ve israf

Attığımız her adımın, aldığımız her nefesin ve yediğimiz her lokmanın hesabı olduğunu öğrenerek büyüdük değil mi sevgili okurlarım Bizler her saniyesine dikkat ve rikkat etmemiz gereken bir hayatımız olduğunu ifade eden medeniyetin mensuplarıyız. Kültür, vicdan ve aidiyetimiz bulunan değerlerin, dikkat gerektiren bu dünya hayatında kabul etmediği, edemeyeceği bir konu da israftır sevgili okurlarım. İsraf ki sağlıktan gıdaya, zamandan kelama kadar her alanla ilişkisi bulunan bir mefhumdur. İhtiyaçtan fazlasını sarf etmek, kullanmak, tüketmek ve hatta kullanım dışı stok yapmak diye de ifade edebiliriz israfı. Gereksiz ve faydasız olan her şeyin zararlı bir geri dönüşü olur elbette. Çok lafın dimağımıza etkisini, gereksiz çokluğun buhranını ve haddi aşan her şeyin olumsuz tesirini hepimiz hissederiz bir şekilde. Bu hafta gıda konusundaki israfa dikkat çekerek bir farkındalık oluşturmak istedim. Fark edilmeyecek bir boyutta değil aslında bu gıda israfı. Çağın vebası olarak tanımladığım tütün ve mamulleri gibi israfı da aynı gruba çok rahat dahil edebileceğimi ifade etmek isterim. Gelin isterseniz önce birkaç istatistiğe birlikte göz atalım. "2021 BM Gıda İsrafı Raporuna göre dünya genelinde her yıl toplam 931 milyon ton gıda israf ediliyor. Bu, küresel çapta perakende satış noktaları, evler ve restoranlarda tüketime hazır gıdanın yüzde 17'sinin doğrudan çöpe gitmesi anlamına geliyor. Rapora göre ülkemiz her yıl kişi başına 93 kilogram yiyeceğin çöpe atılmasıyla dünya genelinde en fazla gıdanın israf edildiği ülkeler arasında yer alıyor. "Akar sudan abdest alırken" dahi israf etmemekle tembihlenen bir maneviyatın tesirinde büyüyen bizler için bu istatistikler içinde yer almak çok üzücü gerçekten. "Komşusu açken tok yatanın" bile bizden sayılmadığı inanç coğrafyamızda, açlıktan ölümlerin yaşandığı bir dünyada gıda israfının yaşanması tarifi mümkün olmayan bir yıkımdır diye düşünüyorum. Bu istatistiklerin can yakan farklı bir boyutu daha var. BM verilerine göre dünya genelinde 821 milyon kişi gıdaya ulaşmakta güçlük çekiyor, 35 milyon kişinin de açlıktan öldüğü veya ölmek üzere olduğu bir vakıa. Şimdi şapkamızı önümüze koyup tekrar düşünme zamanıdır sevgili okurlarım. Bayat diye yenmeyen, tazesi gelince hükmünü yitiren ve kendini çöpte bulan ekmeklerin vebalini taşıyabilecek olanımız olduğunu hiç sanmıyorum. Hadi insana ulaşamadı bu ekmekler-ki ulaşmalı- kuşlara, sokak hayvanlarına, barınaklara da mı ulaşamadı. Pencere pervazına bir lokma ekmek koymak mı günah, yoksa çöpe atmak mı Ne diyordu Hazreti Ömer (R.A.): "Dağlara buğday serpin, Müslüman memleketinde