Özdemir İnce

Cumhuriyet

Kafa aynı kafa

Âdem ve Havva ile ilgili iki yazıyı şarkıcı (şantöz) ve güfte yazarı Sezen Aksu'nun hedef olduğu, tasarlanmış saldırıdan esinlenerek yazdım. Ve bu ilgi, bana Dr. Abdullah Cevdet üzerine kaleme aldığım ve henüz yayımlamadığım yazı dizisini hatırlattı. Büyük Cumhuriyet devrimcisi, benzersiz entelektüel, yazar ve çevirmen Dr. Abdullah Cevdet (1869-193

Âdem ile Havva yazısı - 2

Adbilim (onomastik, isimbilim) halkların, ulusların kültür ve geleneklerinin derinliklerine ulaşmak için bir dalgıç gibidir. Yahya'nın karşılığı Yuhanna, Jean ve John'dur. Yunus, Jonas'tır. Zachari, Zakarya ve Zekeriya'dır. Bu benzerlikler bazı halkların aynı dinsel ve etnik çevrim içinde bulunduklarını gösterir. ÂDEM: Hitit ve Lübnan Tanrısı Adama

Âdem ile Havva yazısı - 1

Diyanet İşleri Başkanlığı, gözünün önünde açlık, sefalet, rüşvet ve hırsızlık gerçekleri varken, tarihsel, ad (isim) bilim (onomastik) konularına girerek millete posta koymakta. Bunun son örneği Diyanet İşleri Başkanlığı Basın ve Halkla İlişkiler Müşavirliği'nin yayımladığı bir paylama yazısı:1- "İslamın seçkin şahsiyetlerine dair söylenen her cüml

Nomenklaturaüzerine (4)

Bu musibet nomenklatura sınıfı ülkemizde var mı diye düşünüyorsunuzdur. Düşünmekte haklısınız. Evet, var. Ama son derece alaturka: Kasa dolu ama kafa ve ruh dünyası lümpen bir âlem. Bu sınıfın temsilcilerinden biri için yazdığım ve 13-15 Mart 2019 günlerinde Cumhuriyet gazetesinde yayımlanan iki yazımda nomenklaturaya üçüncü değinmem aşağıdaki yazı

Nomenklatura üzerine (3)

Nomenklatura'yı ikinci kez "Sol Benim Ailem" (Hürriyet, 10.10.2008) adlı yazımda anmışım. Adı geçen yazımın bir bölümünü bilginize sunuyorum:"Bernard-Henry Levy, Nicolas Sarkozy'nin kendisini desteklemesini rica etmesine karşın solun adayına oy verdi. Kitapta, 'Sola oy verdim ve sola oy vereceğim. Ailenize ihanet edemezsiniz' diyormuş. Bu son derec

Nomenklatura üzerine (2)

Komünist blok rejimleri neredeyse kendiliğinden yıkıldı. Dayanak sütunları kesilmiş bir bina gibi içine göçtü. İşsizlik, açlık ve sefalet söz konusu bile değildi. Neden yıkıldı Bir ortak mülkiyet rejimi bir sihirbazın parmak şaklatmasıyla şıp diye özel mülkiyete, kapitalizme kapılandı; savcı, mühendis, öğretmen kadınlar Nataşa'ya dönüştü; parti kod

Nomenklatura üzerine (1)

Neredeyse 6-7 aydır zulada bekleyen "Nomenklatura üzerine" başlıklı yazıları, amaçsız bekletmenin gereksiz olduğunu düşünerek yayımlamaya karar verdim. Ama bu kararımda değerli dostum Prof. Dr. O. Şadi Yenen ile yaptığımız telefon konuşmasının etkisi oldu. Ben AKP iktidarı ile Nazilerin iktidarı arasında görünür görünmez bir benzerlik olduğunu söyl

Yasin Aktay'a göre tarih

Yasin Aktay, 27 Aralık 2021 tarihli Yeni Şafak gazetesinde "Akif ve İstiklal Marşı" başlıklı bir yazı yayımlamış. Yazının başlığına bakmayın, Mehmet Akif ve İstiklal Marşı bahane edilip M.K. Atatürk ve Cumhuriyet devrimleri arkadan vurulmakta.Bu militan İslamcı yazıyı bölümlere ayırarak tercüme edeceğim:1- "(İstiklal Marşı) Milli Mücadele hareketin

İşçi sınıfı bilinci mi pilici mi

Tanrı'ya inansan da inanmasan da dinli ya da dinsiz olsan da senin dışında, bağımsız ve nesnel bir dünya düzeni var. İçinde yaşadığın dünya ve toplumsal düzen! Sorun bu! Bu sorun senin inançlı ya da inançsız olmana bakmaz: 1000 lira borcun varsa bu senin inancından bağımsız olarak vardır. Bu borcu ödemek için çok çalışıp az harcayıp para biriktirec

Allah kimden yana

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Bursa AKP İl Başkanlığı toplantısında "Sadece bizim yaptıklarımıza bakmayın. Biz kendimiz yapmıyoruz. Biz inanıyoruz ki bize yaptıran Allah'tır, bize yaptıran Allah'tır, bize yaptıran Allah'tır!" ifadelerini kullanmış. Tehlikeli ve anlamsız bir açıklama. Çünkü İslamın çıktığı yerde Müslümanlar, İslamın son din, Peyga