Sıradan şehir notları

Şehrin hallerini anlatmayı seviyorum. Sadece eğlencesi, partisi, mekanını değil. Günlük hayatın akışında olan biten, sıradan gibi görünen şeyleri de... Bugün böyle. KABATAŞ'TAN BEBEK'E 200 LİRAŞehrin yakın ulaşım tarihinin en garip olayı herhalde buydu: Taksicilerin baskısıyla faaliyetlerine ara veren Uber'in bir süre sonra sadece taksi çağırabilme özelliğiyle yeniden hizmet vermeye başlaması...Dünyanın başka hiçbir şehrinde Uber'in taksi aplikasyonuna dönüştüğünü görmedim. Ya tamamen kaldırıyorlar ya da eski özelliğiyle uygulama yoluna devam ediyor. Her açıdan ilkleri yaşıyor, yaşatıyoruz. Orası kesin. Neyse, şu an esas mesele Uber'in bazı taksicilerin elinde oyuncak oluşu. Hem de öyle böyle değil. Anlatayım: Cuma günü Kabataş'tan çağırdığım tüm Uber taksicileri pazarlık yaptı benimle. Aplikasyonda şoförün kullanıcıya mesaj atabilme özelliği var. Oradan mesaj atıyorlar, "Ne tarafa gidiyorsunuz" diye. Saf saf yanıt verince de fiyatı yapıştırıyorlar: "Bebek'e 200'e giderim". Aynı fiyatı yazan bir değil, birkaç kişiydi. Belli ki aralarında anlaşmışlar, Kabataş'tan Bebek'e bu trafikte gitmeyi 200'den aşağısı kurtarmaz diye...Yabancı turistler de bu fiyatları kabul ettiği için olan maalesef bize oluyor. KİM KİRALIYOR BU EVLERİKiralık ev fiyatlarının uçtuğunun farkındayım ve herkes gibi bu kadar yüksek fiyatlara "kim kiralıyor bu evleri" diye düşünüp duruyordum. Geçtiğimiz günlerde baktığım bir evi gezdiren emlakçı hanımefendi kendiliğinden bu sorunun yanıtını verdi: "Müthiş talep var. Daha önce İranlı bir aile oturuyordu evde. Sizden sonra da Rus bir aile gezecek evi." Teşekkürler, başka sorum