Ömer Üründül

Sabah

Mourinho'nun iflası

Jose Mourinho'ya uzun süredir sürekli en ağır eleştirileri yazarım. Bunların içinde Fenerbahçe'nin kazandığı birçok karşılaşma da dahil. Eleştirilerimin odak noktası şu: "Dünyanın en önemli takımlarının hepsinde belli bir sistem ve kadro istikrarı var. O takımların sahaya çıkacak 11'lerini sakat ve cezalı yoksa hemen hemen ezbere bilebilirsiniz. Mo

Temel direk Lucas Torreira!

Öncelikle şunu belirteyim. Son viraja girildiğinde Galatasaray'ın her maça önemli bir derbi maçı oynayacakmış gibi çıkacağını tahmin etmek zor değil! Dün de maça son derece hırslı bir başlangıç yaptılar. Rıza hocanın taktik planında kanat forvetlerin önde bırakılması yeterli bir alan savunması oluşmasına izin vermeyince Galatasaray çok erken üst üs

Takımın temel direği Torreira

Galatasaray, dün gece tempoyu yükseltmeden kontrollü bir oyunla rahat bir farklı galibiyetle hedefe iyice yaklaştı. Skoru garantiledikleri ana kadar oyunu domine etseler de pozisyon zenginliği yaşamadılar. Zaten ilk iki gol kornerden geldi. Üçüncü gol de Osimhen'in kendi kalitesiyle oluştu. Sonra Okan Buruk, sahaya Morata'yı aldı. O da tamamen disi

Mourinho hep tersini yapıyor!

Mourinho'nun Gaziantep'te sahaya sürdüğü ilk 11'e hiç şaşırmadım. Alışılmış bir tablo. Yine değişik bir kadro ve yine 4'lü defanstan 3'lü defansa dönüş. Bu dönüşler bir sezonda kaç defa gerçekleşmişti sayamadım! İlk yarı son derece olumsuz bir tablo var. Rakip kaleyi bulan ilk şut 30. dakikada o da frikikten. Üretkenlik yok. Skor dezavantajının yan

Mourinho, F.Bahçe'yi bitirdi

Geçen haftaki maç kritiğimin sonunu şöyle bitirmiştim; "Eğer Mourinho bu inanılmaz hatalarında ısrar ederse bundan sonraki hiçbir maçta F.Bahçe'nin galibiyet garantisi yoktur'' dedim. Bu görüşümün en önemli özelliği 9 eksikli Kayserispor karşısında 3 gol yenmesi ve lige havlu atmak. Dün gece Mourinho yine ilk 11'de şapkadan tavşan çıkardı. Çok ağır

Ağır çekim bir galibiyet aldı!

Mourinho'yu anlamam gerçekten mümkün değil. Kümede kalma mücadelesi veren bir takım ile deplasmanda oynuyorsun, sahaya çıkan ilk 11'de fiziksel sıkıntıları olan 3 oyuncu bir arada! Tadic, Dzeko ve Talisca... İlk yarıya bakıyorum, önce Livakovic'ten müthiş bir kurtarış geliyor. F.Bahçe ağır çekim kapalı savunmaya hücum ediyor, 42. dakikaya kadar bir

Eldeki malzeme ile bu kadar!

Dün gece Tüpraş Stadyumu'nda yüksek tempolu kora kor bir mücadeleye sahne olan bir 90 dakika izledik. Solskjaer, elindeki kadroda sadece 1 stoper kalması nedeniyle çareyi 3'lü defansta bulmuştu. İlk devre iki takım da hırslı oynuyor, modern futbolun gereği olan rakibi oynatmama ilkesini iyi uyguluyorlardı. Karşılıklı az pozisyon oldu. Beşiktaşlı fu

Devamlılık yok

Dünkü maçta futbol kalitesi vasatı aşmasa da tempolu, seyir zevki tatmin edici bir 90 dakika izledik. Beşiktaş ilk yarıda hızlı, atak bir futbol sergiledi. Ama unuttukları bir şey vardı; Kasımpaşa'nın ligin pas trafiği iyi olan takımlarından biri olması. Ofansif girişimlerde devamlılık sağlayamayan Beşiktaş, karşı ataklarda da geride açıklar veriyo

F.Bahçe'nin şansı...

Mourinho bana göre yine çok hatalı ilk 11 çıkardı. Sahada yürüyerek oynayan Tadic, santrforda 39 yaşındaki Dzeko, sol kenarda da 'çalışmıyor, çok kilo aldı' diyerek kadro dışı bıraktığı, kısa süre önce affettiği Maximin... Bu arada da 4'lü defansa dönmüştü. F.Bahçe, hücumda etkili olamadı, pozisyon üretmekte zorlanıyordu. Maximin, maç eksiğine rağm

Ateşle oynadı

Galatasaray deplasman derbisinde hem önemli bir üç puan hem de namağlup ünvanını kaybetti. Maça Beşiktaş hızlı başladı, Galatasaray önce dengeledi, sonra kontrolü ele alır gibi oldu ve 23. dakikada Rafa Silva, hem gayreti hem kalitesiyle çok güzel bir gole imza attı. Sonra Galatasaray 10 kişi kaldı. Skor üstünlüğüne sahip Beşiktaş için bu durum çok