Semerkant'tan yükselen güneş

Rüyalar şehri Semerkant'ın ufuklarında güneş bir başka yükseliyor... Emir Timur'un türbesindeki o muhteşem Türk çinileri bir başka parlıyor... Turkuaz bu şehrin rengi... Rengin adını bir milletten alması tesadüf değil... Dünyanın en büyük imparatorlarından biri olan Timur'un kabrinin başında düşüncelere dalıyorum... Timur'u, Yıldırım Bayezit'ı, Altın Orda Hanı Toktamış'ı düşünüyorum... Timur'un başkenti ben bu satırları kaleme alırken başka bir şeye daha başkentlik yapıyor. Yüzyıllardır tek bir çatı altında toplanmakta zorlanmış ve hatta milliyetçilik fikrinin gelişmediği eski çağlarda sık sık birbiriyle çekişmiş Türk halkları ve devletleri için bu sabah dünya yeniden kuruluyor. Türk devletleri bağımsızlık sonrası çok uzun süren büyük çabalardan sonra bir araya gelmeye çalışmışlar, birlikler ve konseyler oluşturmuşlar lakin ilk defa böylesine kurumsal bir teşkilatta toplanmayı geçen yıl başarmışlardı. Asırlar süren ayrılık sona ermiş, hasret bitmişti... Türk Devletleri Teşkilatı yalnız ortak tarihe, kültüre, dile ve kimliğe sahip olan; aynı milletin mensubu halkların sembolik bir birlikteliği değil. Bunun çok daha ötesi. Bu zemin üzerinde yükselen jeostratejik ve jeopolitik bir ulus-ötesi güç merkezi adayı. Ulus-ötesi yapılanmaların etkili olduğu çok merkezli bir dünyada gelecek vadeden bir ittifak. Üstelik diğer ittifaklar gibi eklektik ve salt çıkar temelli değil; aynı milletin farklı devletlerinin bir ittifakı. Bu nedenle uyumu, dayanışması ile ileride birlikte hareket etme potansiyeli yüksek üyelerden oluşan bir ittifak. Semerkant Zirvesi Türk Devletler Teşkilatı'nın kurumsallaşması bakımından kat edilen çok önemli bir aşama. Siyasal, kültürel ve ekonomik entegrasyon süreçlerinde önemli adımlar atılıyor. Zirvede enerji koridorlarından ortak alfabeye, başta FETÖ olmak üzere terör örgütleriyle mücadelede iş birliğine kadar pek çok konuda da ortak kararlılık ifade edildi. Herhangi bir ulus-ötesi yapılanma için ekonomik entegrasyon hayati bir çimento görevi görür. Avrupa Birliği'nin Kömür ve Çelik Birliği olarak tarih sahnesine çıktığı düşünülürse Türk Devletler Teşkilatı'nın ekonomik temellerinin sürükleyici bir role sahip olacağı yadsınamaz. Türk Yatırım Fonu'nun kurulması ekonomik entegrasyon için çok önemli bir adım. Şu an için Türk Cumhuriyetlerinin ticaretlerinin toplam ticaretlerinin ancak çok küçük bir payının birbirleriyle olduğu düşünüldüğünde ekonomik boyutun en fazla çalışılması gereken boyut olduğu ortada. Zira bu potansiyel büyük ve başka ülkelerden yapılan ticaretin bir kısmının bu ülkelerin kendi aralarından karşılanması TDT'nin ekonomik entegrasyonu için önemli bir sürükleyici güç olacak. Üstelik Türkiye