İslam karşıtlığının suçlusu kim

İslam karşıtlığının tarihi İslam'ın tarihiyle eşittir. Daha Mekke'deki ilk zamanlardan beri İslam karşıtları, İslam düşmanları vardı. Peki, İslam karşıtlığı yeni bir şey değilse neden son yıllarda bu kadar gündeme geliyor İslam karşıtlığı özellikle 11 Eylül 2001 saldırıları ile başka bir aşamaya geçti. Sıradanlaştırıldı, normalleştirildi, yaygınlaştırıldı ve neticede hegemonik hale geldi. Öyle bir hegemonya ki Müslümanlar sürekli "terörist" olmadıklarını, şiddete karşı olduklarını ispat etmeye çalışır bir atmosferde buldular kendilerini. Bu sürece karşı dimdik durabilenler çoktu ama kendisinin aslında ne kadar "makbul" bir Müslüman olduğunu ispat etmeye çalışanlar da oldu. Ne zaman İslam karşıtlığı gündeme gelse hemen peşinden "ama kardeşim Müslümanların hiç mi suçu yok" diyenler gibi. "Müslümanlar da İslam'ı iyi temsil etmiyor, o yüzden İslam karşıtlarını da anlamak gerekiyor" diyenler gibi. O zaman soralım: Boşnaklar kendilerini daha iyi ifade etseydi Sırplar on binlerce Boşnak'ı katletmeyecek miydi Elbette Müslümanlar dinlerini iyi temsil edecek, kendilerini iyi ifade edecek ama bunların eksikliği İslam karşıtlığını meşrulaştırmak için kullanılamaz. İSLÂMOFOBİ Mİ, İSLÂM KARŞITLIĞI MI İslam karşıtlığını 'fobi' kavramı üzerinden ifade etmek özellikle 11 Eylül sonrası popüler olmuş bir durum. Yahudi karşıtlığına "anti-semitizm" denirken İslam karşıtlığını 'fobi' olarak adlandırmak niye 'Fobi' bilindiği üzere bir nesneye, duruma veya hayvana karşı duyulan rasyonel olmayan korku ve tedirginliği ifade etmek için kullanılıyor. İşte İslam karşıtlığını 'fobi' üzerinden tarif etmek de bu nefret söylemini masumlaştırmaya, sıradanlaştırmaya yönelik bir sonuca varıyor ve bu bile başlı başına hegemonyanın dilinden konuşmak anlamına geliyor. İSLÂM KARŞITLIĞI SADECE BATI'DA MI VAR İslam karşıtlığının sadece Batı'da olduğunu düşünmek Batı-dışı toplumlardaki Batıcıların gücünü hafife almak olacaktır. Mesela maalesef İslam karşıtlığının merkez ülkelerinden biri çoğunluğu Müslüman olan Türkiye'dir. Türkiye'de İslam karşıtı nefret söylemleri çok rahat ve aleni bir şekilde sarf edilmekte, medyada ve sosyal medyada Müslümanların en temel inanç özgürlüklerine yönelik ayrımcı sözler söylenmektedir. Türkiye'de İslam karşıtlığı yeni bir olgu da değildir. Unutulmasın ki 28 Şubat askerî müdahalesi her şeyden önce bir İslam karşıtı askerî müdahaledir. Düşünebiliyor musunuz, sırf inançlarından dolayı başlarını örtüyorlar diye bu ülkenin Müslüman kadınlarının çoğunun eğitim hakkı ellerinden alınmış, çalışmaları yasaklanmış, seçilme hakları gasp edilmiştir. Üstelik bu öyle bir avuç askerin yaptığı bir şey de değildir. Bu İslam karşıtı