Alkışlarım Fatih Hoca'ya...

Kıskançlar "kin, intikam duyguları içinde" kampanyalar açtılar, Fatih Hoca'ya...
Onu yok etmek istediler... "Onunla beraber, Galatasaray'a, Türk futboluna kazandırdığı tarihe geçen 'efsane' başarıları da lekeler, yok ederiz" diye düşündüler...
Ne yazık ki, Galatasaray camiası, "Galatasaray Divan Kurulu Üyesi olan" Terim'i "korumak için" tek adım bile atmadı, "iftiraları duymamış gibi" göründü!..
Bu acı tablo içinde, "insafsız ve izansızca öyle şeyler söylendi ve yazıldı" ki, insanların nasıl "böylesine nankör olabileceği" üzerinde "bilimsel bir araştırmanın da yapılması" da âdeta şart oldu!..
Evet, her insan gibi Fatih Hoca da yanlışlar, hatalar yapmıştır. "Yanlış ve hatalı olduğuna inandığım adımlarını" bir gazeteci, bir yorumcu olarak eleştirdim, hatta nadir de olsa "çok sert eleştirilerim" de oldu. Ama "eleştiri" başka, "kin ve intikam hedefiyle hakaretler, iftiralar savurma" başka...
Bugüne kadar "hiçbir Türk teknik adamı", Fatih Terim'in ulaştığı ve de takımı Galatasaray'ı ulaştırdığı zirvelere tırmanamamıştır!..
İşte onun için Brütüs'e özenenler, daha soruşturmalar bitmeden, yargı kararları verilmeden, "sosyal medya tıklamaları, TV reytingleri, sayfa tirajları için, Büyük Hoca'yı yok etme" yarışına girdiler; yazıklar olsun!..
Kim ne derse desin, kim ne yazarsa yazsın, Fatih Hoca, Galatasaray'ın da, Türk sporunun da "anıt adamlarından biri olarak" yaşayacak, yaşatılacaktır...
Fatih Hoca, Yunanistan'ın en köklü ve büyük takımlarından biri olan Panathinaikos Kulübü'nün "13 yıldır şampiyon olamayan" futbol takımını çalıştırmayı kabul ederek" doğru bir karar verdi. Dahası, aynı kulübün basketbol takımını çalıştıran Ergin Ataman'la da buluştu.