'Altılı masa adayı' için son dakikadan önceki değerli dakikalar

Bütün gergin ve olağanüstü atmosfere rağmen, siyasette en anlamlı gelişmenin altılı masa olarak tanımlanan partilerin bir arada faaliyet yürütme becerisi olduğunu aşikardır. Birbirine benzemeyen ve dahası birbirleriyle rekabet ederek gelişen siyasi akımların aynı masa etrafında toplanabilmeleri, karar alabilmeleri fevkalade önemlidir. Dün beşinci toplantıyı yaptılar ve bugüne kadar sistem meselesi başta olmak üzere ülkenin öncelikli konularında ortak fikir geliştirme başarısını gösterdiler. Bunu yaparken aralarındaki doğal ve kaçınılmaz ayrılıkları da ustaca yönettiler. Eğer finale ulaşırsa ortaya çıkacak tablo, halka açık ve herkesin başını sonunu bildiği bir koalisyon protokolü etrafında ülkeyi yönetme vaadi ilan edecekleridir. Böylelikle, şu anda işbaşında bulunan AK Parti-MHP-BBP ve diğer unsurların ortaya koyamadıkları protokolün karşısında başı sonu belli bir yol haritası görmüş olacağız.Buraya kadarı Türkiye'nin de ihtiyaç duyduğu, bir demokraside olması mutlaka gereken bir prosedürdür. Kimler iktidarsa veya iktidara talipse ülkenin hangi hedefler çerçevesinde yönetildiğini kamuoyuyla paylaşmak zorundadır. Madem ki başkanlık sistemi koalisyonu mecbur ve kaçınılmaz kıldı; o halde buna uygun bir prosedür de zaruridir. Mevcut durumdaki defacto protokolsüz yönetme biçimini örnek almamak, fırsat bilmemek gerekir. Altı parti de bunu yapıyor.Bununla birlikte hâlâ en önemli konu muhalefetin Cumhurbaşkanı adayının kim olacağıdır. Görev ve hatta yetki paylaşımı açıkça önceden belirtilecek olsa bile, seçmen anayasada sınırsız yetkilere sahip bir başkana oy verecek ve o adayın ekonomiden dış politikaya, eğitimden şehirleşmeye kadar çözüm bekleyen birçok alanda ne önerdiğini oylayacaktır. Onu bilecek ona hesap soracaktır. Güçlü bir protokol olsa da o protokolü taşıyabilecek, koordinasyonu sağlayabilecek ve kriz zamanlarında ülkenin yara almadan ilerlemesini mümkün kılabilecek bir ismi görmek, seçimin vazgeçilmez tabiatıdır. Parlamenter sistemde de böyleydi şimdi de böyle. Amerika'da, Almanya'da, İngiltere'de de böyledir Türkiye'de de Toplumlar, işleri yönetebilecek, kendilerini ileri taşıyabilecek, refah ve güvenliği garanti edebilecek lideri seçerler. Muhalefetin ismi bilinmeyen adayının altı partinin ortak enerjisi ve kabiliyetini iktidara taşıma vaadi seçim için bir avantaj olsa da, avantajların avantajı cumhurbaşkanı adayının kimliğidir, başkanın kim olacağıdır.Altı parti ise, hemen her şeyi açıkça konuşup tartışırken adaylık meselesini biraz da "aday yıpranmasın" gerekçesiyle sona bırakıyor. Mahsuru yok. Bunun bir sebebinin de masadaki liderlerin kafasının