Ümmet bölünmez, Müslümanlar eğilmez

Müslümanların inanç lügatlerinde korku yok cesaret var, esaret yok şehadet var. Mektebinde şehadet olan bir ümmetin hayatında esaret olmaz. Bunun aksini iddia eden belli ki İslâm'ı ve İslâm ümmetini tanımamış bir yobaz. Müslümanlar olarak rengimiz, dilimiz, ırkımız, mezhebimiz, meşrebimiz, coğrafyamız farklı olabilir ama ümmetimiz asla ve kat'a farklı olamaz. Biz Müslümanlar bütün zamanlarda ve mekânlarda bir tek ümmetiz. Rabbimiz buyuruyor: "İşte sizin bu ümmetiniz bir tek ümmettir. Ben de sizin Rabbinizim. Öyleyse bana ibadet edin. Ama insanlar kendi aralarında birliği paramparça ettiler. Oysa hepsi bize dönecektir." (Enbiya Sûresi 92-93) Hilafet ve Ümmet düşmanı Emperyalistleri sevindirmek hesabına İslâm adına ne varsa hepsini aile, toplum ve devletten dışlayanlar, İslâm'ın dışında kalanlardır. Onlar doğrudan doğruya İslâm'a savaş açanlardır. Politik manevra yaparak kılıktan kılığa giren, fikirden fikre uçan, kalıptan kalıba giren zihniyet, dinen asaletsizdir. Böyle bir zihniyetin yeri tarihin çöplüğüdür. Müslüman olarak tek ümmet olma mesuliyetine rağmen küresel angajmanlara göre politika belirleyenlere, yabancıların destek ve dönemsel ilgilerini çekebilmek maksadıyla marazi ve mahsurlu işbirliği içine giren siyasi devşirmelere itibar ve iltifat edenler, tek ümmet inancına ihanet edenlerdir. Müslümanlar tarih boyunca hiçbir çileye, hiçbir işkence ve zulme boyun eğmemişler, inançlarından ve mü'mince