Oruca niyet, düğüne kısmet

Bitania'da başlayan seçim heyecanının, dördü de istibdat rejimiyle sömürülen Ezya takımadalarını sardığını artık biliyorsunuz. İşte o sarmal, hepsi müstebitlerinden bıkan halkları ufak ufak hareketlendirmeye başlamıştı. Yutania sakini Yutanlar meydanlarda toplanıp kızgınlıklarını haykırıyor, Makronezya'da Makronlar gizli toplantılarda Valdemir Potin'e suikast planları yapıyorlardı. Germania şimdilik sessizdi. Ama Germanların sessizliği de pek hayra alamet sayılmazdı. Tüm Ezya halkları bilirdi ki mizah anlayışı kıt, esprileri saatler sonra anlayan, hatta bazen hiç anlamayan German halkı ayaklandığında tüm Ezya şapa oturur...Arşipelin en küçük adası, yalnız ve güzel Mikronezya'da muhalifler, Ulu Çoban Muktedir Makropiç'i seçimlere zorlamak için ölüm orucuna başlamışlardı. Ölüm orucu, muhalif Mikronlar için pratik bir protesto eylemiydi. Zaten yarı aç yarı tok süren yaşantılarına ad koymuşlardı. Erişebildikleri yiyecekleri artık açıkta değil de gizli gizli yiyor, "Ölüm orucundayız" diyerek Ulu Çoban'a tavır aldıklarını gösteriyorlardı.İşte bu hengâmede, işsiz beden eğitimi öğretmeni Ezik Ezilovski'nin kendisi gibi işsiz bir genç kıza âşık olacağı tutmuştu. İkisi de muhalif, bakir ve iktidarın tanrısı Ol'a değil, gizli gizli kadim tanrı Şol'a tapınan müminlerdi. Cima özgürlüğünü reddedikleri için hemen evlenmek istiyorlardı.