Dilimizle kalbimizle Mahsa Amini

İran'da uygulanan tesettür mecburiyetinin kabul edilemez bir zorlamadan tahammül edilemez bir zorbalığa evrildiğini en iyi İranlı kadınlar biliyor. 22 yaşındaki Mahsa Amini'nin Tahran'da 13 Eylül'de gözaltına alındıktan sonra 16 Eylül de hayatını kaybetmesi bu zorbalığın hangi boyutlarda olduğunu bir kez daha gösterdi.Genç kızın yakınları Amini'nin gözaltında aldığı darbeler sonucu komaya girdiğini iddia ediyor, resmi makamlar ise kalp rahatsızlığı nedeniyle hayatını kaybettiği açıklamasını yaptı. Bu konuda kesin bir bilgi yok ancak devletin dayattığı zorla kapanma baskısına karşı İranlı kadınların artık tahammülü kalmadığı çok net ortada. Amini'nin hayatını kaybetmesi sonucu başlayan ve ön saflarında kadınların olduğu protestolar İran'ın her tarafına yayıldı.Amini protestoları neticesinde resmi rakamlara göre 20 resmi olmayan rakamlara göre 50 kişi hayatını kaybetti. Facebook ve Twitter'ın yıllar öne yasaklandığı İran'da son olaylar neticesinde Instagram ve Whatsapp'a da erişim engellendi. İran'ın yıllardır yasaklar ve baskılarla ikame etmeye çalıştığı rejimi, yeni bir şiddet sarmalı içinde ve yeniden insanlar protestolarda hayatını kaybediyor.İran'da kadınların kapanmasının ne denli kabul edilemez bir uygulama olduğunu çoğu kez Türkiye'de bir dönem yaşanan başörtüsü yasakları ile kıyaslayarak anlamaya çalışıyoruz. Ama Türkiye'deki yasak başörtülü olarak eğitim almak ve resmi kurumlarda çalışmanın engellenmesi şeklinde uygulanıyordu. Dışarda başörtüsünü çıkarma mecburiye yoktu. Yaşanan tüm bu mağduriyetlere rağmen, şükür ki başörtüsü yasağını protesto eden cesur insanların öldürülmesi gibi vahşetlere de tanık olmadık. İran'daki başörtüsü mecburiyeti ise hayatın tümünü kapsıyor. Bütün kadınlar mahrem alanlar hariç her yerde başörtüsü takmak zorunda. Yani Türkiye'de başörtülülerin bir dönem yaşadığı hak kısıtlamalarının ötesinde bir insan hakları ihlali var. Ortada aleni bir zorbalık var ve İranlı kadınlar günlük hayatın her alanında bu zorbalığa yıllardır maruz kalıyor. Hayatlarını riske atarak Amini protestolarına katılan kadınların, başörtülerini ateşe atmaları da bu açıdan çok manidar.İran'da olan bitenler Türkiye'ye genelde Batı medyasındaki tercüme haberler ve yüzyıllardır İran'la yaşadığımız siyasi mücadeleler gölgesinde geldiği için yaşanan insan hakları ihlallerini ilgisizliğe yakın bir vurdumduymazlıkla algılıyoruz. Oysa sözde dini kökenli bu zorbalık, şuuraltında bir yerde en azından Türkiye'deki bazı gruplar