Türkiye'yi vuran ezeli ihanet!!!

Ben diyeyim 50, siz deyin 100 milyar dolar... Bunlar sadece güvenlik güçlerine, silahlara, uçaklara, helikopterlere, tanklara ve istihbarat çalışmalarına harcanan paralar... Bir de 38 yıllık bir mücadelenin dolaylı yollardan devlete, millete verdiği devasa zararı düşünün... Yıkılan şehirler, terk edilen köyler, tarım dışı bırakılan milyonlarca dekar arazi, köyden kente göçün verdiği zararlar, (bundan kaynaklanan asayiş olaylarında) fabrika, şantiye, kamu binalarını yakmak gibi millî servetin darbelenmesi vs.. düşünüldüğünde, terörün Türkiye'ye verdiği genel kaybın 500 milyar dolar olduğundan hiç kuşku duyulmuyor... Dünyanın neresinde, yaklaşık 40 yıl öncesinden başı terörle belaya girmiş bir devlet var ki.. Peki, hangi coğrafyada insanlar sadece ayrılıkçı değil, dinci terörün de ülkeye, millî kaynaklara, huzura bu kadar darbe vurmasından etkilendiler ki.. Evet; 12 Eylül öncesinde "sağ-sol kavgası" adı verilen "anarşi"nin daha sonra bölücü teröre dönüşmesi ve Suriye-Irak-İran gibi ülkelere göç eden teröristlerin, orada palazlandıktan sonra tekrar Türkiye Cumhuriyeti'ne taarruz etmesinin üzerinden 38 yıl geçti... İşte sadece devlet değil; millet de, ülke de, 15 Ağustos 1984'te, Güneydoğu'da iki ilçeye baskın düzenleyerek terör eylemlerini başlatan PKK adlı örgütün yol açtığı devasa zararların acısını yaşamaya devam ediyor... Doğu ve Güneydoğu'da yurttaşlar nasıl şiddet yorgunuysa, batıdaki milyonlarca insan da bu şiddetin yansımalarının kaosunu, tahribatını, sıkıntısını yaşıyor... İşte bu yorgunluk bir süre sonra ne yazık ki yılgınlığa ve duyarsızlığa da yol açtı ki, eyvah eyvah!.. "Dünya dönüyor, yaşam devam ediyor" şeklindeki yaklaşımın kurbanı olan gerekçelerden biri de terörün kahredici yansımaları... Bırakın Doğu ve Güneydoğu'daki operasyonları, Irak ve Suriye'de binlerce güvenlik görevlisinin canları pahasına verdiği mücadeleden toplumun büyük bölümünün haberi yok... Magazin haberleri kadar dikkat çekmiyor artık terörle mücadele operasyonları ve ağır sonuçları... Bu arada ne yazık ki artık şehit haberleri bile gazetelerin üçüncü sayfalarında unutulup gidiyor ki, "vah Türkiye vah" demekten başka bir şey elden gelmiyor!.. BÜYÜK OPERASYON, ÜRKÜTÜCÜ TABLO!.. Türkiye'de enflasyon, hayat pahalılığı, piyasa vurgunculuğu, "beşli ekip" olarak nitelendirilen müteahhitlerin siyaset eliyle beslenmesi, açlık, yoksulluk nedeniyle insanların intihar etmesi, milyonlarca üniversite bitirmiş gencin işsizlik buhranında savrulması ve döviz sarsıntısının ekonomiyi tamamen kilitlemesinin yol açtığı sorunlar toplumu oyalamaya devam ederken, ülkenin bütünlüğü, milletin huzuru için mücadele eden güvenlik güçlerinin bir büyük operasyonu daha sessiz sedasız yürütülüyor... 2019'da başlatılan "pençe operasyonları"nın bir yenisi geçen hafta Kuzey Irak'ta PKK unsurlarının toplandığı en önemli kamp alanlarından Metina, Zap ve Avaşin-Basyan bölgelerini hedef alarak bölgeye yayılırken, işte yazının başında dikkat çektiğimiz o milyarlarca dolarlık harcamalara ne yazık ki yeni kaynaklar da ekleniyor... Operasyonda binlerce güvenlik görevlisinin mücadelesinin yanı sıra, en modern silah, araç gereçler de terörü yok etmek için hareket halinde... Sadece Özel Kuvvetler, SAS ve SAT timleri değil, AWACS ve tanker uçakları, ATAK helikopterleri, 40 kilometre menzile sahip Fırtına topları, çok namlulu roketatarlar, 50'den fazla F-16 savaş uçağı, İHA'lar, SİHA'lar da terörün Zap Vadisi ve çevresindeki unsurlarını temizlemek için bir haftadan bu yana bölgede mücadele ederken, bu tablo teröre karşı yeni bir operasyonda harcanacak paranın boyutlarını da dışa vuruyor... Teröristlerin saklandığı mağara ve sığınakları imha için hedefin içine bir vida gibi girdikten sonra patlayan nüfuz edici bombalar da (NEB) var ki, devlete bindirdiği yük kahredici... İşte bu dehşet verici etkideki bombalar devasa mağaralara karşı kullanılırken, acaba operasyon nerelere uzanıyor ve nasıl bir sonuç bekleniyor.. MAĞARADA CEPHANE ŞOKU!.. Birkaç gün önce "Çekiç-Pençe Operasyonu" bölgesinde ortaya çıkarılan 200-300 metre uzunluğundaki iki mağaranın terör unsurlarını nasıl barındırdığına bakıldığında, buralarda ele geçirilen silah ve mühimmatın boyutları da devletin terörle mücadele sırasında nasıl bir organizasyonla karşı karşıya olduğunu gözler önüne serdi... Millî Savunma Bakanlığı'nın açıklamasına göre, operasyon bölgesinde 11 adet AK-47 piyade tüfeği, 3 adet 7.62 mm PKMS makinalı tüfek, 1 adet Doçka makineli tüfek, 2 adet Dragunov keskin nişancı tüfeği, 7 bin 890 adet AK-47 piyade tüfeği mühimmatı, 13 bin 450 adet 7.62 mm PKMS makinalı tüfek mühimmatı, 23 adet VS-50 antipersonel mayını ve el bombaları da ele