Tehdit, mevzi, rozet, madalya!..

Siyasette "terör" tartışması bitmiyor... Muhalefet, HÜDA PAR üzerinden iktidarı, AKP'liler ise PKK-HDP ilişkisi üzerinden muhalefeti hedef almaya devam ediyorlar... İşte bu ikilem içinde "kilit parti" olarak pazarlanan HDP, Kılıçdaroğlu'na destek için cumhurbaşkanı adayı çıkarmayacağını açıklarken, güç zehirlenmesinden kurtulamayan siyaset şımarıklığı yeni mevziler elde etmek için satranç oynuyor, HDP destekçisi PKK ve türevleri ise mevzilerini güçlendirmek için sınır ötesinde de at koşturmaya devam ediyor... Tuhaf bir ülke oldu Türkiye... HDP-CHP görüşmesinin yapılmasının ardından yoğunlaşan siyasi güç savaşları öylesine pervasız hallere büründü ki, bir yandan yurt içindeki gerilim ve kaygı artıyor, diğer taraftan da sınır ötesindeki sinsi ilişkilerin tehdidi büyüyor... Baksanıza; AKP karşıtı görünen PKK-HDP yapılanması iktidara öfke kusalım derken, aslında Cumhur İttifakı tabanında safları sıklaştıracak eylemlerden kaçınmıyor... İşte son olarak Sırrı Süreyya Önder, Ahmet Türk ve Pervin Buldan gibi HDP'lilerin Nevruz meydanlarında, bir yandan Öcalan'a selam gönderirken, diğer yandan da PKK liderinin serbest kalacağını, bunun "vaktinin geldiğini" öne sürmeleri milyonlarca insanın kafasını iyice karıştırdı... "Türkiye nereye sürükleniyor ki, Öcalan'ın özgürleşme vakti geldi" şeklindeki sorular toplumun her katmanında tartışılmaya başlanmışken; önce Kılıçdaroğlu, sonra danışmanı Nuşirevan Elçi'nin ardından CHP Milletvekili Yunus Emre'nin de "yerel yönetimler özerklik şartı üzerindeki çekinceleri kaldıracağız" demesi sosyal medyada büyük tepki çekti... Emre'nin Halk TV'deki bu konuşmasının videosunun altına sosyal medyada binlerce kişi HDP ve PKK'lıların "Öcalan özgürleşecek" şeklindeki konuşma videolarını yayımlayarak isyan ettiler... Velhasıl tepki çeken bu çıkışlardan sonra herkes aynı soruyu sordu; "Cumhuriyet düşmanı HDP'liler ve özerklik özlemini dile getiren kimi CHP'liler AKP'nin eline koz vermeye devam edecekler mi.." HDP'LİLER AKP'YE KOZ VERİYOR.. HDP'nin Kılıçdaroğlu lehine cumhurbaşkanı adayı çıkarmayacağını açıklaması, PKK'lıların ise "Öcalan'a özgürlük zamanı geldi" diye açıklamalar yapması dışında da Cumhur İttifakı üyelerine koz veren başka pervasızlıklar yaşandı... Daha önce PKK'nın partisinden vekil olan ve Atatürkçülere iğrenç küfürler savuran HDP'li Sırrı Sakık, pervasızlığı öylesine ileri götürdü ki, AKP karşıtlığı nedeniyle Kılıçdaroğlu'nu destekleme eğilimine giren muhafazakâr-milliyetçi kitleleri ürküttü ve "hayırdır, neler oluyor" tartışmasını başlattı... Sakık; Öcalan, Demirtaş ve Kavala gibilerin özgürleşmesinin zamanının geldiğine o kadar inanmış olacak ki, hedef büyüterek, cumhuriyetin tehdit altında olduğu kritik seçim öncesi cumhuriyete saldırmaktan da geri durmadı... İşte Sakık'ın "Herkes haddini bilecek. Biz bu sistemi değiştireceğiz, bizim küçük hesaplarımız yok... Biz 100 yıllık Cumhuriyeti değiştireceğiz" ifadelerini kullanması her partiden yurttaşların öfkesini çekti... Bu öfkenin boyutları sosyal medyada duran ağır tepkilerden çok net anlaşılıyor ama, gafil siyasetle, takım tutar gibi parti tutan kitleler bananeci davranmaya devam ediyor... ABD, FRANSA, PKK... Evet; Türkiye ayrılıkçı ve şeriatçı terör örgütlerinin uzantılarının siyasette satranç oynamasını