Uzaydan Türkiye ekonomisine bakmak

Trump "Çinliler hem fabrikalarımızı çaldı hem de dış ticaret yoluyla bizi soyuyorlar" diyor.

Acaba haklı mı

"Amerika Çin Dış Ticareti" tablosuna göre son 12 yılda Çin, Amerikaya 5 Trilyon 872 milyar dolarlık mal satmış ve sadece bir Trilyon 554 milyar dolarlık mal almış.

Amerikanın dış ticaret açığı tam 4 Trilyon 317 milyar dolar olmuş.

Böylece Amerika'da "ihracatın ithalatı karşılama oranı 26,5 olmuş. olmuş; açığın oranı 73,5, gerçekten inanılmaz.

Üstelik Çin'in Vietnam, Kamboçya, Endonezya, Bangladeş, Meksika gibi ülkelerde kurdurduğu firmaların ihracatları bu rakama dahil değil.

Trump'ın yerinde siz olsanız ne yapardınız

Küresel ölçekte rakibiniz olan bir ülkenin sizden para kazanarak sizin tahtınızı sallamasına izin verir miydiniz

Hem bu dış ticaret açıklarını verip hem de vatansever olduğunuzu iddia edebilir miydiniz

Trump taraftarlarının buna benzer onlarca argümanı var ve Amerikan toplumu Trump yönetiminin söylemlerini büyük ölçüde onaylıyor.

Uzaydan bakınca "adam haklı" gözüküyor gibi.

Amerika kendi menfaatlerini korumaya çalışırken acaba biz ne yapıyoruz

Çin Türkiye dış ticaret verilerine göre Türkiye son 12 yılda Çin'e 37,1 milyar dolar ihracat yaparken tam 352,4 milyar dolarlık ithalat yapmış.

Dış ticaret açığı tam 315,3 milyar dolar.

Amerika'nın bir yıllık ithalatından daha az.

Fakat Türkiye Çin dış ticaretinde ihracatın ithalatı karşılama oranı 10,5 gerçekleşmiş; Amerika'da bile bu oranın 26,5 olduğunu hatırlayalım.

Apaçık bir şekilde Türkiye'nin Çin karşısında Amerika'dan çok daha kötü bir durumda olduğu görülüyor: Türkiye her bir dolarlık ihracatına karşı on dolar ithalat yapmaktadır.

Bunun başta "ihraç edilmek üzere ithal edilen hammadde ve ara malların yüksekliği başta olmak üzere bazı makul ve onlarca gayri-makul sebebi olabilir.

Gerekçelendirme kısmına girmeyeceğim sadece bu durumun sürdürülemez olduğunu vurgulayıp geçelim, şimdilik.

Peki Türkiye verdiği bu açıkları hangi parayla karşılıyor

Mesela Çin devletinden ve bankalarından kredi alarak mı finanse ediyor

Cevap: Hayır

Acaba Çin'in Türkiye'de doğrudan yatırımlarıyla mı bu açık finanse ediliyor

Cevap: Hayır.

Peki nasıl finanse ediliyor

Cevap: Kredi dilenciliğiyle

Tecrübelerim ve izlenimlerime göre "sendikasyon kredileri" bir nevi dilencilik ayinidir; üstelik bu kredi dilenciliğinin maliyeti normal kredilerden daha pahalıdır.

Diyelim ki Türkiye Cumhuriyeti Hazinesi bir milyar dolar borçlanmak istiyor; kredi verebilecek olanlar da Türkiye'nin yüksek getirisini makul buluyor fakat riskli görüyorlar.

Sonra kendi aralarında "biz bu krediyi paylaşalım; eğer Türkiye batarsa, riski de paylaşmış oluruz" diye anlaşıyorlar.

Sonra da her banka veya kurum "sendikasyon kredisi kasesi"ne 5 milyonla 50 milyon dolar arası bir para atıyor ve onlarca bankanın katılımıyla bir milyar dolar tamamlanmış oluyor.

Bu işlemler "pahalı finansal dilencilik" olarak kavramlaştırılabilir.

Peki Türkiye'nin Çin'e karşı alabileceği herhangi bir önlem yok mu

Gümrük Vergisi oranlarını artırmak, bazı ürünlerin dampingli geldiğine dair soruşturmalar açmak, Çin'den yapılacak ithalatlara bir üst sınır yani kota koymak, malların standartlarına dair gümrüklerde zorluklar çıkarmak vs. gibi bütün yöntemler kullanılıyor fakat sonuç ortada.

Yukarıda saydığım ve saymadığım bütün tedbirlerin sıkılaştırılarak artırılması artık bir zorunluluk; Ak Parti içindeki önemli şahsiyetler himaye ediyor diye ithalatçıları üzmemeye çalışmak ve gevşek davranmak kabul edilemez.

İkincisi Çin'e her yıl toplam dış ticaret fazlalarının en az 25'i kadar doğrudan yatırım şartı getirilmelidir.

Üçüncüsü Çin'e düşük faizli ve en az otuz yıl vadeli 100 milyar dolara eşdeğer tahvil satılmalıdır; vs. vs. vs.