Emperyalistler kardeş değildir de nedir

Son Ukrayna krizi ile beraber trajikomik bir manzara meydandadır. Bir tarafta ABD ve Batı severler, diğer tarafta Rusya severler kendi tezlerinin doğruluğunun peşine takılmış gitmekteler. Hatta bizim basınımız bile bu ayrışmanın içerisinde kendine yer bulmuştur. Gel gör ki; ne Batı ne de Rusya birbirinden farklıdır. Müesses nizamın kurucusu Batı ülkelerinin, tüm varoluşlarının kaynakları olan sömürgeciliği geçmişlerinde bir kenara koysak bile son dönemde Irak, Afganistan, Suriye'de "demokrasi getirmek!" adına yaptıklarını; milyonlarca insanın genç, yaşlı, kadın, bebek demeden katledilmesini görmezden gelebilir miyizRusya'nın komünizm uğruna katlettiklerini ve Afganistan meselesindeki geçmişini bir anlık unutsak da yine kendince "Rusların yaşadığı Ukrayna topraklarına barış, huzur getireceğim" demesinin Batı emperyalizminden ne farkı var Her ikisi de sahip olduklarından fazlasına talip olmaktan, genişleme ve tahakküm etme arzusundan başka ne vaat ediyorŞimdi bu manzara içerisinde ben şucuyum, ben buna yakınım demek de neyin nesidir İki aklın bir olduğu, hatta daha bir ay evvel Biden'ın çıkıp "Biz Putin ile anlaştık" demesinin üzerinden pek az zaman geçmişken yükselen tansiyonu, işgali yeni bir Sykes-Picot olarak okuyamaz mıyız Malumunuzdur ancak hatırlamak adına; Sykes-Picot Anlaşması, I. Dünya Savaşı sırasında, 29 Nisan 1916da Kût'ül-Amâre Kuşatması sonrasında İngiliz kuvvetlerinin Osmanlı Devleti'nin 6. Ordusu karşısında bozguna uğramasından sadece 17 gün sonra, 16 Mayıs 1916 tarihinde Britanya ve Fransa arasında yapılan ve aynı yılın Ekim ayında Rusya tarafından onaylanan, Osmanlı Devleti'nin Orta Doğu'daki topraklarının paylaşılmasını öngören gizli antlaşmadır.Biz Osmanlı mirasçıları, bölünen koca bir coğrafya, bu senaryolara ve oyunculara aşina değil miyiz Mesele emperyalizmin kazanması! Bugün Ukrayna'da yaşananlar dün Afganistan ve Irak'ta, sonrasında Suriye'de yaşanırken, belki Allah korusun, yarın Dedeağaç üzerinden Türkiye'de yaşanması planlanıyor olamaz mı Ne kadar tanıdık değil mi1917 Nisan'ında Almanya'ya savaş ilân eden ABD'de, Amerikan kamuoyunun savaşa verdiği destek son derece sınırlıydı. Dönemin ABD Başkanı Wilson'un endişesi, Osmanlı topraklarının