Mahmut Övür

Sabah

CHP'de 'turpun büyüğü heybede'

Yerel seçimlerdeki başarı, CHP Genel Başkanı Özgür Özel'i öyle farklı bir yere taşıdı ki onun gereğini yapması da yapmaması da sorun olacak. Çünkü hiç hesapta olmayacak kadar güçlü bir rüzgârla genel başkanlık koltuğuna oturdu. Bu da bütün hesapları altüst etti. Oysa 31 Mart öncesi CHP'de bambaşka bir hava vardı. Seçim sonuçları öngörülemese de değ

Ankara Emniyeti'nde neler oluyor

Siyasette bahar havası eserken emniyet bürokrasisinde bambaşka bir rüzgâr esiyor, daha doğrusu fırtına kopuyor. Akıl alır gibi değil, yakın geçmişte bir FETÖ belası yaşayan, sonunda da 15 Temmuz gibi kanlı bir işgal ve darbe girişimiyle bedel ödeyen bir ülkede artık bir daha böyle şeyler olmaz diye düşünürken, bugün emniyet içinde olanlar insanı de

'Okumadan eleştiriyorlar'

Eğitim meselesi, halledilmeyen memleket meselelerinin başında geliyor. AK Parti 21 yılda eğitim altyapısı alanında ciddi adımlar atsa da ezberci eğitim modelini, çağın gereklerine uygun bir biçimde değiştiremedi. Bu alanda birkaç girişim yapılsa da sonuç etkili olmadı. Sadece küresel bir ölçüm sistemi olan PISA verileri bile -son yıllarda artsa da-

Kılıçdaroğlu'nun görmek istemediği

Başkan Erdoğan ile CHP'nin yeni genel başkanı Özgür Özel'in sadece görüşüyor olmaları bile siyasetteki gerilimi azaltmaya yetti. İşin siyasi boyutu, içeride neler konuşulduğu, hatta konuşulanları "not etmek" için seçilen ve en çok da Selin Sayek Böke'yi şaşırtan eski ABD Büyükelçisi Namık Tan akla farklı soru işaretleri getirse de sonuç olumluydu v

'Muhalefete tuzak' oyunu

Siyasetteki bahar havası ne kadar sürer belli değil ama CHP'deki "bahar" havasının uzun sürmeyeceği ve yaz yaşanmadan kışa girileceği belli oldu ve sinyaller gelmeye başladı... Öyle böyle değil, CHP'de yeni ve sert bir iç kavga başlıyor. Büyük ihtimalle siyasetteki bahar havasını da zehirleyecek. Bu durum en azından beni şaşırtmadı. Daha ilk günler

Bir Yahudi'nin 'One minute'u

İsrail'in Gazze'de yaptığı soykırıma ABD ve Batı Bloku'nun açık silah ve para desteği vermesi, milyonların tepkisine rağmen kıllarını kıpırdatmamaları çok söylenen ama es geçilen Siyonizm ile emperyalizmin iç içe geçtiği gerçeğini açığa çıkardı. İş öyle bir noktaya vardı ki, dünyaya örnek diye yutturulan "ABD demokrasisi" bile yerle bir oldu. Demok

CHP'nin kurdu yine CHP

Geride bıraktığımız yerel seçim tam 8 yıl sonra Başkan Erdoğan ile CHP Genel Başkanı Özgür Özel'in buluşmasıyla siyasette yeni bir iklimin kapısını araladı. Bu hamle CHP içinde ve çevresindeki bir grup siyasetçinin negatif yaklaşımına rağmen büyük oranda olumlu bulundu. Ama yine de bu iki siyasi hat arasında aralanan kapının sonuna kadar açık tutul

İmamoğlu, İsrail ve 'sol' CHP

Dünya halklarının ayağa kalktığı, İsrail'in soykırım suçuyla yargılandığı, arkasındaki ABD, İngiltere ve Almanya gibi küresel emperyalist güçlerin öğrenci isyanlarıyla sarsıldığı bir zaman diliminde kendisini Türkiye'nin "sosyal demokrat ve sol" partisi olarak niteleyen CHP'nin İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu şöyle diyordu: "Hamas tabii ki bizim çok üzü

DEM kimin DEM'i

31 Mart yerel seçimlerinde seçmen, bütün partilere ayar verdi. Kimine kendini düzeltmesi için "sarı kart" gösterdi, kimine "Senin işin bitti" diye işaret verdi, kimine de "Hadi kendini göster" diye "yatırım kredisi" açtı. Ama en şaşırtıcı sonuç, üzerinde fazla durulmayan DEM Parti'de yaşandı ve daha da yaşanacak. Diyarbakır veya Van gibi illerde DE

68'lilerin torunları sarsıyor

Filistinlilerin İsrail işgaline karşı isyanları neredeyse 100 yıldır sürüyor. İsrail, Henry Kissinger'in deyimiyle "ABD'nin kahyası olduğu Vestfalya uluslararası sistem"in onayıyla kurulan ve korunan "işgalci" bir devlettir. Yıllar içinde işgali genişledikçe terörü ve zulmü de arttı. Kimse de dur demedi, diyemedi. 70'li yıllarda Filistin Kurtuluş Ö