Muharrem ayı veAşûre gününün fazileti...

Aşûre günü Muharrem ayının en kıymetli günüdür. O gün tutulan oruç, bir senenin günahlarına kefarettir... Aşûre günü Muharrem ayının en kıymetli günüdür. O gün tutulan oruç, bir senenin günahlarına kefarettir. Aman kaçırmayalım, dalgınlığa gelmeyelim.Hazret-i Ali (radıyallahü anh) anlatır:"Bir gün huzuru saadette oturuyorduk. Bir adam gelip şöyle sordu:-Ya Resulallah, ramazan orucu farzdır, tutuyoruz, ondan sonra hangi ayda tutmamı tavsiye edersinizEfendimiz (sallallahü aleyhi ve sellem) buyurdu ki:-Muharrem ayında tut çünkü o şehrullahtır (Allahü teâlânın ayıdır). O ayda Rabbimiz birçok kavimlerin tevbesini kabul buyurdu. Bundan sonra tevbe edenlerin de tevbesini kabul eder."İbn-i Abbas radıyallahu anh buyurdu ki:"Peygamberimiz Aşûre günü oruç tuttular ve tutulmasını da emrettiler. Aşûre günü aile efradının nafakasını geniş tutanın yıl boyu rızkı bereketlenir."Aşûre günü tek oruç tutmak mekruhtur. Çünkü Yahudiler de aynı gün tutuyorlar. Onlara benzememek için iki gün tutmalıdır...Allahü teâlâ birçok duaları Aşûre Günü kabul buyurdu... Birçok peygamberin ve mü'minlerin kurtuluşu bu mübarek güne rastlamıştır.Hazreti Hüseyin radıyallahü anh ise Aşûre Günü şehâdet şerbetini içerek Rabbine ve sevgili dedesine kavuşmuştur.Hazreti Hüseyin ve ağabeyi Hazreti Hasan, Medine-i Münevverede dünyamızı şereflendirmişlerdi. Mübarek dedeleri başta olmak üzere bütün sahabiler tarafından çok sevilmiş, takdir edilmiş ve el üstünde tutulmuşlardı. İslâm dini uğrunda pek sıkıntı çekmemişlerdi. Bu da derecelerinin Bilâl-i Habeşi, Ammar bin Yasir (radıyallahü anhüm) gibi imanları uğrunda "eza ve cefa"ya maruz kalanlardan daha düşük olmasına sebep olacaktı. Rabbimiz, onları çok sevdiğinden "makamlarını yükseltmek için" ikisine de "şehâdet" rütbesini