İnsannasıl yaşarsa öyle ölür!..

İnsan her şeyin en güzel olanını kendisi için ister. Çünkü insan en çok kendini sever, kendini sevenleri sever, sevmeyenleri sevmez. Ona iyilik yapanlara kalbi meyleder. Bundan dolayıdır ki sevgili Peygamberimiz aleyhisselam şöyle dua buyurdular: "Ya Rabbi kötü insanlardan bana iyilik ulaştırma, sonra kalbim onu sevebilir."Dünya hayatında her arzu ettiği şeye ulaşan kişiyi biz hayranlıkla seyrederiz. "Adam kendisini ne kadar çok seviyor, her şeyin en güzelini seçiyor" deriz. Eğer sahip olduklarını meşru yollardan elde edebilmişse helâl-ı hoş olsun, güle güle kullansın. Yok haramdan gelmiş ise hiç kıymeti yoktur. Olmaması onun için daha hayırlıydı. Aldığı lezzetten bin kat fazla sıkıntı çekecektir.Dünyada her şeyin en güzelini isteyen kişi, ölümün de en güzelini seçmeli. Güzel bir şekilde hayata veda etmeli. Bunun içindir ki büyüklerimiz hep "hüsn-i hatime" için dua etmişlerdir...Bir insanın bütün ömrü ibadetlerle, günahlardan sakınmakla geçse fakat son nefesini imanla verememiş ise hiç kıymeti yoktur.Son nefesini imanla veren kişi, Cenâb-ı Hakkın en büyük nimetine kavuştu demektir. Ondan büyük nimet olmaz...Denebilir ki, ölümün güzelini nasıl elde edebiliriz Ölüm, elbise gibi ev gibi satılmıyor ki seçebilelim!..Güzel ölüm ancak şöyle elde edilebilir: Güzel yaşamakla!İnsanoğlu nasıl yaşarsa öyle ölür, nasıl öldüyse öyle haşrolur.Dünyadaki hayatı nasıl geçmişse, neye çok önem vermişse sekerât-ı mevtte hatırına o gelir. Sekerât-ı mevt hâlini rüyaya benzetmişler. Mesela bir talebe rüyasında bizden daha çok okul görür, kitap görür, defter kalem görür. Bir hekim bizden daha fazla hasta ve ilaç görür. Bir tüccar uykusunda bizden daha fazla alışveriş yapar, para görür. İnsan,