Bir ders de Altay'a...

Geçtiğimiz hafta sonu ekranda alt yazı geçiyordu... Diyordu ki, Mustafa Denizli ile Altay arasındaki bağlar koptu... Bu ülkede Mustafa Hoca'yı fenomen olarak gösterenlere yeni bir ders daha verilmiş idi... Peki nasıl oldu da ligin başında bu takım ilk üç sıraya oturmuş idi... Aachen da ligin ilk üç sırasındaki takımları dize getirmiş idi. Sonra mı Küme düştü... Peki nasıl oluyordu da siftah öyle yapılıyordu... Normal... Çünkü o oyuncular bir önceki hocanın idmanları ile Denizli'nin eline gelmişler idi... Sonra yürüdüler. Tıpkı şimdiki Altay gibi... Geçmiş olsun Altay! Önemli kanatları kapıştılar! Bu ara transferde Trabzonspor eski malı Yusuf'u Kasımpaşa'dan kapmış... Yusuf gelişti ve bu takımda daha iyi işler yapacak gibi... Başakşehir Visca'yı kaptırdıktan sonra o bölgeye ne yapar diye düşünürken bir de baktık ki Serdar Gürler Konya'dan koparılmış... Akılcı transfer diye bunlara denir işte... Ergin Hoca yeter ama! Anadolu Efes, Barcelona'dan maçı belki de koparacak idi... Ama Ergin Ataman Hoca yine 3. bölümde hakem tarafından oyundan atıldı... Bu kaçıncı be Euroleague şampiyonu, teknik patronu kenarda yokken sizce ne kadar dik durur Parkedeki oyuncu kenarda teknik patronu yok ise hiç oraya bakar mı Maçı seyretmek ve de yönetmek! Başlıkta yer alan iki fiil birbiri içine iyi girmez ise o takım o maçı zor kazanır. Hatta kaybeder bile... Bunu neden yazdım Fenerbahçe, İsmail Hoca ile Antalya'da sahaya ilgi çekici biçimde yayılan bir takım gördü. Daha doğrusu ben öyle gördüm. Nasıl mı Beşli savunması ile en son blokta yer alan oyuncusu veya oyuncularıyla arada 20 metre diyelim, bir mesafe bırakan bir takım... Siz bu kalabalığa pas üzerine pas yaparak girip çıkmaya çalışırsanız hava alırsınız. Ama bu bloğun üzerinden veya içinden sert uzun paslar kullanırsanız rakip kaleci ile çok sık karşılaşırsanız... Ama İsmail Hoca ile bunu yapamadı Fenerbahçe... Hatta hiç niyetlenmedi bile... Avcı Hoca sen de mi Trabzonspor ikinci yarısı kötü hava koşullarında oynanan maçı kaybedebilirdi de... Rıza Hoca'nın Sivasspor'u önemli eksiklerine rağmen daha etkili idi... Peki, Avcı Hoca, Ömür'ü neden oyundan aldı acaba Sakat değil ise ne gereği vardı. İsim diye Visca nasıl oldu da oyunda kaldı Yusuf acaba daha önce giremez miydi Cornelius ne yaptı ki, o kadar süre sahada kaldı Hamsik arada bir ortaya çıkıyordu... Yoksa Avcı Hoca da isim ve medya şampiyonlarına teslim mi olmaya başladı Başkan soyunma odasında! Hangi kulübün başkanı mı Beşiktaş'ın Başkanı Çebi... Bizim gazetede alt başlığı okuyunca inanasım gelmedi. Haberi okudum ve de ne yazık ki doğru olduğunu gördüm. Ne yani Beşiktaş maçı bu sayede mi kazandı Tabii ki hayır! Batshuayi o dönen topa harika bir vuruş yaptı... Oğuzhan oyuna girdikten sonra sahayı iyi kullandı. Hele hele joker Necip... Bu defa stoper idi... Her takıma böyle bir adam gerekli... Bu arada unutmadan yazayım... Yıllar önce Barcelona takımının bazı oyuncuları ile konuşmuştum... Ve onlar bana başkanı tanımadıklarını, sadece ismini bildiklerini söylemişler idi... Ne benzerlik ama değil mi Bu arada Batshuayi penaltıdan attı ve Kartal